500 baz puan artışın şifreleri...

Yayınlama: 25.03.2024 09:35:00 Güncelleme: 25.03.2024 09:34:47

500 baz puan artışın şifreleri...

Şans Sohbetleri'nde Ali Ağaoğlu ve Hakan Güldağ, bu hafta Merkez Bankası'nın 500 puanlık faiz artışı hamlesinin şifrelerini ve piyasalara etkisini tartıştı

Güldağ:
Geçen hafta, faiz artırımı ihtiyaç oldu diyorduk, Merkez'den sert yanıt geldi. 'Yapması lazım ama yapar mı, yapabilir mi seçime az süre kala' diye artırıma gitmesi de beklenmiyordu çoğunlukla. Ama tahminleri boşa çıkardı, 500 baz puanlık artırımla üst perdeden ses verdi.

Ağaoğlu: Sürpriz oldu diyorsan, evet, şöyle geride bıraktığımız 5 yıla baktığımız zaman sürpriz bir adım. Seçim öncesi faiz artışına Cumhurbaşkanı'nın mutabakatı olmaz diye bir kanı vardı. Hiç de öyle olmadı.

Güldağ: Ya da durum iyi anlatıldı. 500 baz puanlık artış bana bunu söylüyor. Para Politikası Kurulu'nun güçlü ve iş bilir duruşu önemli ama Bakan Şimşek'in desteği olmadan böyle bir adım atabilirler miydi? Bu faiz artışı Bakan Şimşek'i daha da güçlü bir pozisyona taşıdı. Seçim sonrasına ilişkin de mesaj verdi.

Ağaoğlu: TCMB'nin son hamlesinden önce farklı bir hava oluşmaya başlamıştı. Döviz büfesinden arkadaşlarım, "sanki bedava para dağıtıyormuşuz gibi kuyruk var" diyordu. Merkez de eski yönetimindeki gibi her tuşa birden basıyor havasındaydı. Bu da 'Merkez Bankası böyle yapıyorsa işler bizim düşündüğümüzden kötü herhalde tedbir alalım' fikrini körüklüyordu piyasada.

Güldağ: Faiz silahını çekince...

Ağaoğlu: En iyi silah da oydu. Bir sonraki enflasyon raporunda yıl sonu enflasyon beklentilerinde bir çıt yükseltmeye gidebilirler. Beklentiyi yüzde 38 ya da 40'a çıkaracaktır.

Güldağ: İkinci enflasyon raporu 9 Mayıs'ta. Sonraki 8 Ağustos.

Ağaoğlu: Merkez Bankası, 'arkadaşlar bundan sonra gidebileceğimiz yer burasıdır' noktasından da bir adım öne geçmiş oldu. 'Gerekiyordu artırdık, bundan sonra da gerekince artırırız' mesajı piyasalara verilen en önemli mesaj. İkincisi politika faizini 50'ye çekmenin ötesinde gecelik politika faizinde marjı eksi artı 300 baz puanlık bir banda çektiler. Bunlar Merkez'in mesaj verirken elini rahatlatan adımlar.

Güldağ: Bu adımlar yurt dışı piyasalarda da ses getirdi. Türk Eurobond'ları bir hayli ilgi gördü. S&P'nin Türkiye raporu var 3 Mayıs'ta. Not artırır beklentisi oluştu faiz kararı sonrası. Fonların Türkiye'ye bakışı da olumlu yönde değişiyor sinyalleri gelmeye başladı. Haziran sonrası daha pozitif bir hava oluşabilir piyasalarda. Enflasyon baz etkisiyle de olsa düşmeye başlayacak. Gri listeden de çıkacağız anlaşılan. Döviz girişi artar. Turizm gelirleri de bollaşacak o dönemde.

Ağaoğlu: Para politikasının daha efektif hale gelmesi için zemin olacak. CDS'ler de geriliyor...

Güldağ: CDS tarafında hala en riskli üç ülkeden biriyiz. Arjantin, Rusya, biz. Kurlar için ne diyorsun?

Ağaoğlu: Kurların çok aşağı çekilmesini beklemiyorum. Ama mesaj kuvvetli geldi. Etkisi olacaktır. Yabancı yatırımcıların da artık Türkiye'nin ortodoks politikalara döndüğüne dair net bir fikri oluşacaktır. CDS ve Eurobond tarafında pozitif gelişmeler bekliyorum. Daha önemlisi bankaların aktifler ve banka limitleri üzerinden daha önceden sınırlı hale getirilmiş olan miktar ve vadeler artacak. Türkiye'nin fonlama imkanları artacak.

Güldağ: O zaman yıl sonu yeni kur ve enflasyon tahminini alayım...

Ağaoğlu: Halen daha enflasyonda 42, dolar kurunda da 40'ın altı bekliyorum. Büyük ihtimalle faiz indirimi görmeyiz bu yıl.

Güldağ: Görebiliriz. Hazirandan itibaren hava değişecektir.

Ağaoğlu: Belki, son iki ayda 500 baz puanlık bir indirim veya 250 baz puanla son çeyrekte iki seferlik kademeli indirim ihtimali var.

Güldağ: Sonuçta faizler yükseldi ve sıkılaştırmayla biraz daha yükselecek. Ama bu ekonomiyi de iyice yavaşlatacak. Karları eritecek. Ucuz para döneminde TL ref artı borçlananların faiz her yükseldiğinde borçları da yükseliyor. Öde öde bitmiyor TL Ref'ler. Şimdilik 'aman program başarıya ulaşsın' diye kimsenin sesi çıkmıyor. Ama bir zaman sonra, 'enflasyonla mücadele tamam da bizi de öldürmeyin' demeye başlarlar. Para ateş pahası...

Ağaoğlu: Yükü ne bankacılara ne de sanayicilere yıkmak doğru.

Güldağ: Peki, yatırımcı ne yapsın bu süreçte? Mevduat, borsa...

Ağaoğlu: Bu faiz kararı kritik oldu. İyi şirket, kötü şirket ayrımı daha netleşecek. Bilançoları iyi okumak gerekir. Banka hisseleri yabancının da geleceği adres olduğu için hareketli olur. Fon girişi artar.

Güldağ: Piyasa gene gazetecileri atlattı. Geçen hafta banka hisseleri ile yükselişe geçen borsada 'yeni ne oldu ki' diye birbirimize sorarken, piyasa faiz artışının haberini almış önceden anlaşılan ya da sezmiş.

Ağaoğlu: Borsanın dolar bazında 3,25'e kadar bir hareket yapacağını ve bu sene oralarda yataya geçeceğini düşünüyorum. Mevduatın da gözde olduğu bir döneme girdik.

Güldağ: Döviz Dönüşümlü KKM nasıl hareket ediyor ona bakmak lazım. Kulağıma bankaların faizleri iyice yükselterek dönüşümü sağlamayı tartıştıkları geliyor. Geçenlerde konuştuğum Türkiye'nin işlem hacmi bakımından en büyük şubelerinden birinin müdürü 75 gibi bir oranın ikna edici olabileceğini söyledi. 'Müşteri KKM'den çıksa bile DTH'da kalmak istiyor. Dövizden döndüremiyoruz' diyordu. Bu son faiz artışı bir kırılma yaratabilir. Dövize talep hız keser, TL'ye yönelim artar.

ALTIN ONS FİYATINDA 'YUKARI POTANSİYEL' AZALDI

Güldağ: Altın konuşmayı ihmal etmeyelim

Ağaoğlu : Fed toplantısı öncesinde 'faiz indirimlerinin sayısı ikiye düşer mi' sorusunu fiyatlamaya başladı. Altın ve gümüş de bu hareketi yansıttı. Aslına bakarsan kripto para tarafı da aynı şeyi yaptı. Altın, gümüş ve kripto tarafı faizler konusunda benzer reaksiyonlar veriyor.

Güldağ: Dikkat edilmesi gerekir o zaman...

Ağaoğlu: Evet. Özellikle kripto yatırımcıları için söylüyorum bunu. Ama Fed toplantısı sonrasında beklenti iki yerine üçte kalınca her tarafı bir coşku kapladı. Altın 2220 doların üstünde yeni rekorlarını kırdı.

Güldağ: Evet coşkulu bir dönem oldu...

Ağaoğlu: Yanlış fiyatlama oldu. Altınla ilgili yatırım yapan birisi aramıştı. Burada yanlış bir fiyatlama olduğunu tartıştık. Yani ilk reaksiyon itibariyle hem altının hem gümüşün çok ciddi yukarı çıkması hatalı. Çünkü ne altın ne gümüş çok kısa vadeli yatırımlar değil. Daha uzun vadeli, daha uzun vadede de daha fazla faiz riskine muhatap olan, maruz kalan yatırımlar bunlar. Onlar yanlış fiyatlarda dedim.

Güldağ: Sonrasında o farkedildi ama...

Ağaoğlu: Piyasanın ilk fiyatlaması ile sonraki fiyatlama farklı oldu. Altın 2222.78'de tarihi rekorunu kırdı.

Güldağ: Bu rekorda da kalabilir mi?

Ağaoğlu: 2250 doları görmeden buradan dönmüş olabiliriz. Onu bilmiyorum ama 2168’ lere geriledi.

Güldağ: 2178'e geldi sonradan...

Ağaoğlu: Şimdi burada genel küresel olarak enflasyon tarafında beklenen veya hızlı iyileşme yerine kademeli iyileşme nedeniyle Fed'in tavrı önemli. Evet üç faiz indiriminde herkes mutabık artık. Haziranda başlar indirimler ama 2025 yılındaki müstakbel faiz indirimlerinde de düşüş oldu bu arada. O bir kademelik azalış piyasada koşulların dengelenmesine yardımcı oldu.

Güldağ: 2025'te üç yerine iki faiz indirimi yaparız meselesini söylüyorsun...

Ağaoğlu: Altın fiyatlarında uçup kaçmayı engelledi diyeyim. Yani dikkat edilecek konu birazcık Amerikan faizleri olacak önümüzdeki yıllar için. O yüzden ben de on yıllıkları takip ediyorum. Onlar 4,30'un üzerine çıkmışlardı. 2023 sonundaki Noel Baba Rallisi'nde 3,84’lere kadar düşmüş olan Amerikan on yıllıkları şu anda 50 baz puanlık artışla 4,30'lara yaklaşmış durumda. O da tabii altın ve gümüş üzerindeki baskıyı biraz arttıracak.

Güldağ: Gümüş altına göre düştü sanki...

Ağaoğlu: Yani gümüş daha fazla hırpalandı. Gümüş 25,78 olmuş bu yılın gördüğü seviye itibariyle. 25,78’ lerden 24,60'lara kadar geri geldi. Yani bu bir-iki gün içinde olan hikaye.

Güldağ: İki gün için biraz sert bir hareket.. Bundan sonra ne olur?

Ağaoğlu: Yukarı yönlü hareket daha limitli görünüyor altında. Aşağı tarafında düzeltmelerin daha fazla potansiyel taşıdığını düşünüyorum.

Güldağ: Altında yukarı doğru çıkma yerine aşağı doğru inme ihtimali daha yüksek diyorsun o zaman.

Ağaoğlu: Yukarı potansiyeli azaldı doğru. ama aşağı potansiyeli arttı demiyorum.