Bir haftada yüzde 47 faizle 15 milyar TL topladılar

Yayınlama: 02.03.2024 11:47:00 Güncelleme: 02.03.2024 11:53:58

Şirketler daralan ve yüksek maliyet getiren banka kredileri yerine sermaye piyasalarında borçlanma araçlarına yöneldi. Son bir haftada ortalama %47 faizle 15 milyar TL topladılar

Bir haftada yüzde 47 faizle 15 milyar TL topladılar

ZEYNEP AKTAŞ

Yüksek faiz oranları şirketleri özel sektör tahvilleriyle kaynak arayışında çeşitlendirmeye gitmesine neden oluyor. Özel sektörün finansman araçlarına olan ilgi, yatırımcıların şirketlere olan güvenini de göstergesi.

21 - 28 Şubat tarihleri arasında, toplamda 15 milyar 451 milyon TL'lik bir ihraç hacmine ulaşıldı. Bu rakam, piyasadaki likiditenin güçlü olduğunu ve özel sektörün finansmana erişimdeki başarısını gösteriyor. Gerçekleştirilen ihraçların toplam adedinin 44 olması, piyasadaki canlılığın göstergesi.

Özellikle dikkat çeken birkaç noktayı ele alacak olursak:

ÖZEL SEKTÖR TAHVİLLERİ HAFTALIK 5 MİLYARA ULAŞTI

Öncelikle, özel sektör borçlanma araç türlerinden olan ÖST’lerin (Özel Sektör Tahvil), 5 milyar 312 milyon TL ile yüksek ihraç tutarına ulaşması, piyasanın güçlü yatırım iştahını gösteriyor.  Ancak bu yüksek talebin yanı sıra, 25 adet finansman bonosu ve 13 adet Özel Sektör Kira Sertifikası ihraç edilmesi, çeşitliliğin ve yatırım araçlarına olan geniş yelpazenin de göstergesi niteliğinde.

FAİZ GETİRİSİ ARAYANLAR İÇİN SEÇENEK

Bu ihraçlar, reel sektörün finansal yapılandırmasında önemli bir rol oynuyor.  Özellikle kuponlu finansman bonolarının, 3 milyar 225 milyon TL'lik bir hacme ulaşması, faiz getirisi arayan yatırımcılar için cazip bir alternatif oluşturuyor. Bununla birlikte, özel sektör kira sertifikalarının da 13 adet ihraçla 2 milyar 735 milyon TL toplamaya ulaşması, yatırımcıların faizsiz finans enstrümanlarına olan ilgisini gösteriyor.

VDMK’DA İHRAÇ HACMİ DÜŞÜK

Varlığa dayalı menkul kıymetlerin, 735 milyon TL ile daha düşük bir ihraç hacmine sahip olması, bu enstrümanların belirgin bir yatırımcı kitlesi tarafından tercih edilmesinden kaynaklanıyor. Ancak burada önemli olan, piyasanın derinliğinin ve çeşitliliğinin arttığını görmek. Bu çeşitlilik, özel sektörün finansman ihtiyaçlarını daha geniş bir yatırımcı tabanına yayarak, riski dağıtma ve maliyetleri optimize etme imkânı sunacaktır.

ÖZEL SEKTÖRÜN FİNANSAL HAREKETLERİ

21-28 Şubat 2024 tarihleri arasında, özel sektörün finansal hareketleri dikkat çekiyor. İhraç edilen tahvil ve bonoların toplam tutarlarına ve bu enstrümanların itfalarına baktığımızda, şirketlerin likidite yönetimi ve finansal stratejileri hakkında önemli ipuçları yakalayabiliriz.

FİBABANK İTFASININ 32 KATI İHRAÇ YAPTI

Örneğin, Fibabanka'nın 735 milyon TL'lik bir ihraç gerçekleştirirken sadece 22,8 milyon TL'lik itfaya sahip olması, %3224'lük bir oranı işaret ediyor. Yani banka toplam itfa tutarının 32 katı kadar borçlandı. Bu, borçlanmada enflasyonun etkisini ve piyasada likiditeye işaret ediyor.

EMLAK KATILIM VARLIK İTFASININ YÜZDE 39’U KADAR İHRAÇ YAPTI

Diğer yandan, Emlak Katılım Varlık Kiralama 235,5 milyon TL'lik ihraç yaparken 605 milyon TL'lik bir itfaya gitmesi, %39'luk bir oranla diğerlerinden ayrılıyor. Bu durum, şirketin varlık döngüsünün bu dönemde ne kadarının yenilenip ne kadarının sonlandırıldığına dair bir perspektif sunuyor.

Aktörlerden bir diğeri, Nurol Yatırım Bankası, 800 milyon TL'lik güçlü bir ihraç ile sadece 200 milyon TL itfa gerçekleştirdi ve %400'lük bir oran elde etti. Banka itfasının dört katı kadar ihraç gerçekleştirdi. Bu oran, bankanın piyasadaki etkinliğini ve genişleme stratejisine işaret ediyor.

PİYASA KOŞULLARINA HIZLI ADAPTE OLANLAR

Vestel Beyaz Eşya ve Bereket Varlık Kiralama'nın oranları da sırasıyla %167 ve %297 gibi oldukça dikkat çekici. Bu şirketlerin, yatırımcılarını memnun eden, piyasa koşullarına hızla adapte olabilen ve finansal esnekliklerini koruyabilen yapılar olduğunu gösteriyor.

Yüksek ihraç/itfa oranları, şirketlerin piyasa şartlarından nasıl yararlanmayı bildiğini; düşük oranlar ise, belki de daha temkinli bir yaklaşımı veya olası bir yapılandırmayı işaret ediyor.

YÜKSEK FAİZLE BORÇLANANLAR KİMLER?

Yüzde 50'nin üzerinde faiz oranlarıyla borçlanan sekiz şirket bulunuyor. Bu şirketlerin arasında en yüksek faiz oranı ile borçlanan şirket, %53,01 ile Invest AZ Yatırım Menkul Değerler. Diğer şirketlerin de faiz oranları oldukça yüksek. Fibabanka %52,49 ve Sümer Varlık Yönetim 51,50 ile borçlandı. Öte yandan Lider Faktoring ve Atılım Faktoring yüzde 51 ve Akdeniz Faktoring yüzde 50,50 ile borçlandı.

Ağırlıklı olarak finans ve faktoring şirketlerinin yüksek faizle borçlandıklarını görüyoruz.

EN UZUN BORÇLANABİLEN 7 ŞİRKET HANGİLERİ?
Şişe Cam, 733 gün ile en uzun vadeye sahip borçlanmayı gerçekleştiren şirket oldu. İkinci sırada 726 gün ile Reysaş Lojistik geliyor. Anadolu Efes, Yapı ve Kredi Bankası, Sümer Varlık Yönetim, AG Anadolu Grubu Holding, Nurol Varlık Kiralama şirketlerinin vadesine kalan gün sayıları da 350 günün üzerinde, yani yaklaşık bir yıldan fazla bir süre için borçlanmışlar. Bu veriler, şirketlerin borç yapılarını ve finansman stratejilerini anlamak açısından önemlidir. Uzun vadeli borçlanma, şirketlerin daha istikrarlı bir nakit akışı planlaması yapmalarını ve yatırımlarını uzun dönemde finanse etmelerini sağlar.

YÜZDE 45’İN ALTINDA BORÇLANANLAR DİKKAT ÇEKİYOR!
Yüzde 45’in altında borçlananlar ağırlıklı olarak varlık kiralama şirketleri.  Faiz oranlarının genel olarak yüksek seyrettiği bir dönemde, Vakıf Varlık Kiralama, KT Kira Sertifikaları Varlık Kiralama ve Bereket Varlık Kiralama A.Ş. gibi şirketler, %41 ile %45 arasında değişen oranlarla borçlanmayı başarmış durumda. Bu oranlar, özellikle Vakıf Varlık Kiralama'nın %41 gibi dikkat çekici düşük bir oranla borçlanması önemli.

PİYASALARIN DALGALI RUH HALİ

Borçlanma araçları fonları, yatırımcılara farklı vadelerde ve risk seviyelerinde çeşitli seçenekler sunarak portföylerinde denge oluşturmalarını sağlar. Ancak son bir haftalık verilere göz attığımızda, uzun vadeli borçlanma araçları fonlarının aksi bir performans sergilediğini görüyoruz. Yüzde 1,29'luk bir değer kaybıyla, dikkat çekiyor. Peki bu düşüşün ardında ne gibi dinamikler yatıyor?

Piyasaların kısa vadeli oynaklığı, genellikle global ve yerel ekonomik haberler, politik belirsizlikler ve merkez bankalarının politikaları gibi faktörlerden etkilenir. Uzun vadeli borçlanma araçları ise, bu tür dalgalanmalara karşı daha hassas olabilir çünkü onların değeri, faiz oranlarındaki değişimlerden doğrudan etkilenir. Son dönemde merkez bankalarının sıkılaştırma politikaları ve artan enflasyon beklentileri, uzun vadeli faiz oranlarını yükseltti. Bu da mevcut uzun vadeli borçlanma araçlarının piyasa değerinin düşmesine neden oldu.

ÖZEL BORÇLANMA ARAÇLARI FONLARINA İLGİ

Öte yandan, kamu ve özel sektör borçlanma araçları fonları sırasıyla yüzde 0,73 ve 0.88'lik artışlarla yatırımcılarına umut vaat ediyor. Bu, yatırımcıların risk iştahının kısa vadede kamu ve özel sektöre kaydığını gösteriyor olabilir. Diğer taraftan, yabancı borçlanma araçları fonları (%0,98) ve Eurobondlar (%0,97) da uluslararası piyasalarda Türk varlıklarına olan ilginin hala güçlü olduğunu işaret ediyor.

KISA VADELİ BÜYÜME

Özel sektör ve yabancı borçlanma araçları fonları da pozitif net para girişi ile istikrarlı bir artış trendi sergiliyor. Ancak dikkat çekici olan, kısa vadeli borçlanma araçları fonlarındaki hareketlilik. Burada yılbaşından bu yana 11.502 milyon TL gibi dikkat çekici bir para girişi mevcut. Bu durum, kısa vadeli likidite ihtiyacının yüksek olduğunu ve yatırımcıların kısa vadeli borçlanma araçlarını tercih ettiğini gösteriyor.