Borsa şirketlerinin fazla dövizi mart itibariyle 3.6 milyar dolar

Yayınlama: 27.06.2022 09:46:00 Güncelleme: 27.06.2022 10:45:22

Dünya, BDDK’nın aldığı karar sonrası BIST şirketlerinin bilançolarını inceledi. 2022 ilk çeyrek bilançolarına (son açıklanan) göre BIST’te 15 milyon TL’nin üzerinde döviz varlığı bulunan şirket sayısı 195.

Borsa şirketlerinin fazla dövizi mart itibariyle 3.6 milyar dolar

BDDK’nın kurlardaki yükselişe karşı aldığı yeni karar, finansal bünyesinde döviz ve benzeri araçları tutan ve TL bazlı kredi kullanma zorunluluğu olan, döviz bazlı kredibilitesi bulunmayan şirketleri hedefliyor. Bu karara göre, bankalar ve finansal kuruluşlar dışındaki, bağımsız denetime tabi şirketlerin kredi başvurusu yaptıkları tarih itibarıyla yabancı para nakdi varlıklarının (altın dahil, efektif Döviz ile bankalardaki YP mevduat) Türk Lirası karşılığının 15 milyon TL'nin üzerinde olması halinde, bu şirketlerin yabancı para nakdi varlıklarının, en güncel finansal tablolarına göre aktif toplamından veya son 1 yıllık net satış hasılatından büyük olanının yüzde 10'unu aşması durumunda, söz konusu şirketlere TL cinsinden yeni bir nakdi ticari kredi kullandırılmamasına karar verildi.

BDDK’NIN YENİ KURALIDAKİ İSTİSNA

Bu kuralın istisnası olarak, ilgili mevzuat uyarınca yabancı para cinsinden kredi kullanması mümkün olmayan şirketlerle sınırlı olmak üzere, bu şirketlerin bankaya kredi başvurusunda bulunduğu tarihten itibaren 3 aylık dönem içinde yabancı para net pozisyon açığı bulunduğunu Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından yetkilendirilmiş bağımsız denetim kuruluşları tarafından en güncel finansal tabloları üzerinden yapılacak incelemeye göre tespit ettirmeleri ve bu kuruluşlarca onaylanmış belgelerle bankaya başvurmaları şartıyla, bu şirketlere yalnızca başvuru tarihini izleyen 3 aylık dönemdeki, söz konusu tespit edilen pozisyon açığı ile sınırlı olmak üzere TL cinsinden nakdi ticari kredi kullandırılabilmesine karar verildi.

Yine yabancı para nakdi varlıklarının TL karşılığı 15 milyon TL'yi aşmayan şirketlerin, kredi başvuru tarihi itibarıyla, mevcut yabancı para nakdi varlıkları ile en güncel finansal tablolarına göre aktif toplamını ve son 1 yıllık net satış hasılatını bağımsız denetim kuruluşuna tespit ettirmeleri ve kullanacakları kredinin vadesi boyunca yabancı para nakdi varlıklarının TL karşılığının 15 milyon TL'yi aşmayacağını beyan ve taahhüt etmeleri, söz konusu beyan ve taahhüdün banka tarafından kontrolünün sağlanmasını teminen şirketlerin her ayın ilk 10 iş günü içinde bir önceki ay sonu bilançosuna göre yabancı para nakdi varlıklarının, aktif toplamının ve bir önceki ay sonu itibarıyla son 12 aylık net satış hasılatının güncel değerini bankaya iletmeleri şartıyla bu uygulamadan muaf tutulmalarına, bu uygulama kapsamında, yabancı para nakdi varlıkların TL karşılığının hesaplanmasında hesaplama tarihine ait Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz alış kurunun kullanılmasına, karar verildi.

Piyasaların kapanması sonrasında açıklanan bu kararın ardından ilginçtir ki döviz kurlarında çok sert bir geri çekilme yaşandı. Bu harekete getirilen yorumlardan özellikle Mahfi Eğilmez’in yorumu dikkat çekiciydi. Eğilmez, “Rezervden satış anlamına gelir” dedi.

BORSA ŞİRKETLERİNİN ÜÇTE BİRİNDEN FAZLASI

Peki bu gerçekten TL’nin dramatik değer kaybına çözüm olabilecek kadar bir etki yaratabilir mi? Kurlarda yaşanan düşüşün karşılığı olabilecek kadar bir döviz satışı sağlayabilir mi? Biz de Borsa İstanbul’da işlem gören tüm şirketlerin son açıklanan (yani 2022/03 dönemi) bilanço dipnotlarını tek tek inceledik ve bu dipnotlarda yer alan kur riskleri kalemi altındaki Parasal Finansal Varlıklar ile şirketlerin aktif toplamları ve 2022 ilk çeyrek net satış hasılatlarının geriye dönük 12 aylık konsolide edilmiş halini kıyasladık. Döviz cinsi varlığı 15 milyon TL’yi aşan ve bu varlıkları yüzde 10 sınırını aşan kaç şirket vardı? Aslında bu durumda olan şirket sayısı borsadaki toplam şirket sayısının üçte birinden biraz fazlasını oluşturuyordu. Elbette 31 Mart 2022 itibariyle. Bu manzaranın bugün taban tabana zıt bir hale gelmiş olması da mümkün. Çünkü bir süredir sermaye kontrolü dedikoduları dile getiriliyor fakat hükümet cephesinden bu iddialara sert tepkiyle yalanlamalar geliyordu.  

15 MİLYON TL’NİN ÜZERİNDE 195 ŞİRKET

Son açıklanan finansal tablolar yani 2022 ilk çeyrek bilançolarına göre Borsa İstanbul’da BDDK tarafından belirlenen kriterlerde yani TL karşılığı 15 milyon TL’nin üzerinde döviz varlığı bulunan şirket sayısı 195. Bu sayının içerisinde bankalar, sigorta, finansal kiralama, factoring, girişim sermayesi yatırım ortaklıkları, spor kulüpleri ve gayrimenkul yatırım ortaklıkları dahil değil.

Bu 195 şirketin içerisinde ise yine BDDK tarafından belirlenen eşik değer olarak, elindeki döviz varlığın aktif büyüklük veya son 12 aylık net satış hasılatından büyük olanın yüzde 10’unu aşan şirket sayısı ise sadece 65. Bu 65 şirketin 2022 ilk çeyrek bilançolarına göre toplam nakit ve benzeri döviz varlığı (parasal finansal varlık kalemi baz alınmıştır) 171 milyar TL’ye denk geliyor. Yani bugünkü kur üzerinden hesaplama yapmak gerekirse 10 milyar dolardan biraz daha fazla. Bu şirketlerinin aktif veya net satış bazında BDDK’nın belirlediği sınırı aşan döviz varlığı tutarı ise 3.6 milyar dolara yakın bir rakama denk geliyor.

Yani diğer her şeyi sabit varsayıp (yani bu şirketlerin 31 Mart 2022’den bu yana bu dövizleri zaten satıp satmadığını ya da daha fazlasına sahip olup olmadığını, şirketlerin zaten TL bazında kredi ihtiyacı olup olmadığını, döviz bazında kredi bulma sıkıntısı bulunup bulunmadığını) bir hesaplama yapmak gerekirse bu 65 şirketin eğer TL bazlı kredi kullanma niyeti varsa bundan önce toplamda 3.6 milyar doları döviz varlığını piyasada satması gerekiyor.

Kaldı ki listeye bakıldığında bu şirketlerin çok büyük bir bölümü zaten dövizle borçlanma kabiliyetine sahip. Diğer bir bölümü ise net döviz pozisyonu olarak ekside. Yani BDDK’nın koyduğu istisna sınırına giriyor. Bu da taşınan döviz fazlasının 3.6 milyar dolardan çok daha az olduğu anlamına geliyor.

Ayrıca tablonun dipnotunda da belirttiğimiz üzere bu tablo kesinlikle mevcut durumda BDDK sınırına takılan şirketleri göstermiyor. Tablonun gösterdiği 31 Mart 2022 bilançoları sabit varsayılırsa hangi şirketlerin bu sınırın üzerinde göründüğü. Ki hemen 1 Nisan 2022’de ya da kredi başvurusu yapılacağı tarihte bu verilerin aynı olması da mümkün değil. (Barış Erkaya/Dünya)