ŞEBNEM TURHAN
Borsa İstanbul cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası yaşadığı hızlı yükselişini eylül ayında başladığı kar satışlarıyla normalize etmeye çalışırken üzerine İsrail-Hamas çatışmasının gerginliği geldi. Borsa İstanbul’da endeksler sert kayıplar yaşadı, ulaştırma ve elektrik gibi çatışma ortamından doğrudan etkilenen endekslerin yanı sıra yeni yatırımcıların yoğun olduğu halka arz ve BİST100 dışı hisselerin bulunduğu endekslerde de panik satışları gözlendi. Peki bundan sonra ne olacak? Bireysel yatırımcı böylesi belirsizliklerin bulunduğu ve sert düşüşlerin yaşandığı dönemlerde borsada ne yapmalı? Uzmanların önerisi ‘kar al’ döneminin başladığı dalgalı günlerde getiri elde ettiğin hisselerden çıkmanın en mantıklı yol olduğu yönünde.
DESTEKLER SAĞLAM DİRENÇLERE ERİŞİLEMİYOR
Borsada BİST100 endeksi için yapılan teknik analizlerde öne çıkan destek yani tedbirli olunması gereken alt nokta 8200 seviyesi olarak gösteriliyor. Direnç adı verilen yani aşılması durumunda endekste yükselişin hızlanacağı düşünülen seviye de 8400 olarak uzun süredir aşılamıyor. Dünkü kapanış ise 8259 seviyesinden gerçekleşti. Ancak gün içindeki hareket endekslere yüzde 3’ün üzerinde kayıplar yaşatırken yoğun alım emirlerinin kapanışa doğru gelmesi özellikle kredili işlem yapan ve düşüşler nedeniyle teminat tamamlama çağrılarına maruz kalan ile panik satışı yapan yeni yatırımcıların borsa tabiriyle ‘silkelenmesi’ne neden oluyor.
Öncelikle borsada BİST100 endeksinin cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi 26 Mayıs’tan perşembe günkü kapanışa kadar yüzde 80,31 yükseldiğini unutmayalım. Çatışma öncesi yani 6 Ekim kapanışta bu getiri yüzde 84,80 seviyesinde bulunuyordu. Yani 4 işlem gününde yüzde 2,43 kayıp var. Bu BİST100 endeksi. Peki halka arz ve BİST100 dışı hisselerin olduğu BİSTTÜMY’de durum ne? 26 Mayıs’tan dünkü kapanışa kadar halka arz endeksinin getirisi yüzde 132,24. Bu getiri 6 Ekim günü yüzde 142,25 seviyesindeydi. 4 işlem gününde halka arz endeksindeki kayıp yüzde 4,13 ve BİST100’den daha fazla. BİSTTÜMY endeksinde seçimden bu yana getiri yüzde 118,82 seviyesinde, son 4 işlem gününde ise yüzde 3,87 düştü. Bu endeks de BİST100’den fazla kayıp yaşadı. Uzmanlar yeni yatırımcıların hem kredili işlemlerden teminat tamamlama çağrılarına maruz kaldığını hem de daha panikle satış yaptığı görüşünde.
GÖRÜŞÜLEN AMA GELMEYEN YABANCI ETKİLEDİ
Borsa İstanbul endeksleri gerçekten bu yıl iyi bir performans verdi hatta yüksek risk alanlar enflasyonun çok üzerinde kar etti. Ancak artık ekonomik tablo biraz daha netleşmeye başladı. TL mevduat faizlerinde yükseliş bir trend haline geldi ve ekonomi yönetimince de bu alan destekleniyor. KKM’den çözülmenin bir kısmının borsaya geleceği düşünülmüştü ama bu çok da gerçekleşmiş gibi durmuyor. Uzmanlar KKM’den çıkan ve döviz getirisi arayışında olanların yurtdışı hisse senetlerine veya gelişmiş ülke eurobondlarına daha fazla ilgi gösterdiğini belirtiyor. Yüksek performans beklentisine karşın sert düşüşler yaşanması hisse senedi yatırımcısının bir kısmının da standart TL mevduata kayışı sonucunu doğurdu.
Piyasa uzmanlarının verdiği bilgiye göre borsada yurtdışı gezilere ve toplantılara rağmen beklenen paranın bir türlü girmemesi de moralleri bozdu. Yerli yatırımcıyla bir noktaya kadar gelen ki oldukça da güçlü bir yükseliş yaşandı bazı sınırları aşması için sıcak para girişine ihtiyacı var. Oysa ki son günlerde borsadan giriş değil yüklü çıkışlar görüyoruz. Yabancının da onca toplantıya rağmen güçlü bir giriş yapmaması özellikle BİS100 endeksinde 8400 direncinin aşılmasını güçleştiriyor.
TL MEVDUAT PORTFÖYLERE GİRMEYE BAŞLADI
Tüm bunlar ve özellikle oynaklığın arttığı dönemlerde borsada uzmanlara göre yatırımcının yapması gereken ilk şey riski azaltmak. Bu ne demek? Portföyünüzde hedeflediğiniz getiriye ulaştıysanız veya bir getiri sağladıysanız bu dönemde ‘kar al’ yöntemini kullanarak pozisyon kapatma yapabilirsiniz. Hatta bazı uzmanlar tüm pozisyonların kapatılıp bir süre borsadan uzak durulabileceğini bile belirtiyor. Temkinli duruşun kısa vadede iyi olacağına işaret eden uzmanlar enflasyonda beklenen gerilemenin orta vadede şirketlerin karlarının da azalacağı anlamına geldiğini ve yatırım pozisyonlarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini vurguluyor. Bu dönemde yani ‘kar al’dıktan sonra TL mevduatta bir süre kalınabileceğini belirten uzmanlar aracı kurumların portföy dağılımına da artık TL mevduatın girdiğine işaret ediyor. Edinilen bilgiye göre portföylerde yüzde 10 oranında bir TL mevduatta tutulan kısımlar olmaya başladı.