TÜRK MALİYE TARİHİNİN EN KARA SAYFALARINDAN BİRİ
Türkiye’de, emlak vergisi, motorlu taşıtlar vergisi ve veraset ve intikal vergisi dışında servet vergisi uygulaması 1942 yılında çıkarılan Varlık Vergisi yasasıyla yapılmıştır. Karşılaşılan büyük eleştiriler sonucu, 1944 yılında, o tarihe kadar tarh edilmiş, ancak tahsil edilememiş vergilerin silinmesiyle Varlık Vergisi uygulaması ortadan kalkmıştır. Kısa süre uygulanmış olsa da Türk maliye tarihinin en kara sayfalarından birisi olarak hatırlanmaktadır.BAZI AVRUPA ÜLKELERİ KISMİ OLARAK UYGULUYOR
Emlak vergisi, motorlu taşıtlar vergisi ve veraset ve intikal vergisi bir kenara bırakılırsa, çoğu ülkede olağanüstü hallerde geçici olarak uygulanan servet vergisi, özellikle küresel kriz ve pandemi sonrasında bazı ülkelerde sürekli olarak uygulanan vergiler arasında yer almaya başlamıştır. Avrupa’da bazı ülkeler net servet vergisi adı altında bu vergiyi sürekli uygulamaktadır (net servet; kişinin varlıklarından borçları düşüldükten sonra kalan miktarı ifade ediyor.) Avrupa’da bazı ülkeler de belirli bazı servet kalemleri üzerinden servet vergisi (buna da kısmi servet vergisi diyebiliriz) uyguluyorlar.SIKINTILAR İÇEREN BİR VERGİ TÜRÜ
Servet Vergisi, uygulanması sıkıntılar içeren bir vergi türüdür. Her şeyden önce böyle bir vergi uygulayabilmek için kayıt dışı ekonominin yaygın olmaması gerekir. Aksi takdirde böyle bir vergi zaten vergiye muhatap olmamayı becermiş bir kesimi kapsamayacağı için vergilemede adaletsizliği daha da artıracaktır. Kayıt dışı kazanç elde etmiş, vergisini ödemeyerek elde ettiği kazancı sistem dışına çıkarmış olanlar vergilendirilmeden kalırken, kayıt içinde olan ve elde ettiği geliri beyan edip vergisini ödemiş olanlar bir kez de servet vergisi ödeyerek cezalandırılmış olacaklardır.