Piyasalarda ‘altına dayalı karşı düzen’ hareketliliği

Yayınlama: 23.12.2023 11:11:00 Güncelleme: 23.12.2023 11:11:51

Son 50 yıldaki yedi büyük durgunluğun beşinde pozitif getiri sağlayan altın, kritik virajda. Para piyasalarındaki ‘altına dayalı karşı düzen hareketi’ 2024’e damgasını vurabilir. Merkez Bankalarının körüklediği ‘altına hücum’ aç gözlülükten ziyade korkuyla ilgili.

Piyasalarda ‘altına dayalı karşı düzen’ hareketliliği

SERAP SÜRMELİ  

Altın belirsizliği sever; bu, bugünün dünyasında pek eksik olmayan bir şey. Çok az kişi, iki yıl süren pandeminin yol açtığı sınır kapatmalar, tecritler ve küresel tedarik zincirindeki aksaklıkların ardından 2022'nin daha büyük şoklar yaratacağını düşünüyordu. Ancak Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin tetiklediği jeopolitik çalkantı ve bunu takip eden enerji krizi, 2022'yi daha da değişken hale getirdi.

Bu yıl ise Amerikan para politikasında âdeta "deniz değişimi" yaşandı. Ocak ayında merkez bankasının faiz oranlarını artırmaya devam etmesi bekleniyordu. Mart ayına gelindiğinde istikrarlı bir yaklaşım benimseyerek piyasalara "sabırlı" olacağı sinyalini verdi. Haziran ayında küresel büyüme ve ticarete ilişkin endişelerin artmasıyla birlikte daha gevşek bir duruşa yöneldi. Yıl sonunda ise artık soru, faiz indiriminin olup olmayacağı değil, ne kadar olacağıyla ilgili.

2024 ise şimdiden para piyasalarında altına dayalı karşı düzen hareketinin başlangıcı olmaya aday. Putin’in, 2024 BRICS zirvesi için ‘Adil Dünya Düzeni’ kuruluşuna ithaf edilecektir açıklaması; altına dayalı bir karşı düzen sinyali olarak yorumlandı ve BRICS ülkelerinin altın rezervlerini sürekli artırmasının bu stratejinin bir sonucu olduğu vurgulandı. BRICS ülkelerinin oluşturacakları para biriminin altın ile desteklenmesi; doları rezerv paraya dönüştüren ve 1972 yılında sona eren Bretton Woods anlaşmasını hatırlatıyor.

7 BÜYÜK DURGUNLUĞUN 5’İNDEN POZİTİF GETİRİYLE ÇIKTI

Merkez bankası bilançolarının dolarsızlaştırılması hareketi oldukça önemli, çünkü giderek artan miktarlarda altın satın alıyorlar. 2024’te seçime girecek yaklaşık 40 ülke var ve ilk işaretlerden bazıları geçen yılın altın alım rekorunun kırılabileceğini gösteriyor. Ve tabii ki milyonlarca dolarlık soru: Herkes yumuşak inişten bahsediyor.

Ama ‘altına hücum’ sadece BRICS ülkeleriyle sınırlı değil; Dünya Altın Konseyi Raporu’na göre, majör merkez bankaları da önümüzdeki 5 yıl içerisinde toplam rezervleri içerisindeki altın oranını artırmayı planlıyor.

Hiçbiri tesadüf değil; altın 2008 küresel mali krizi ve 2020 Kovid şoku da dâhil olmak üzere 1973'ten bu yana yaşanan son yedi durgunluğun beşinde pozitif getiri sağlayarak, önceki ekonomik gerilemelerde değerini kanıtladı. Altın merakı temelde, dünya çapındaki devasa borç seviyelerinin merkez bankalarını, para politikası rotasını önünde sonunda tersine çevirmeye zorlayabileceği ihtimaline tutunuyor. Ama altın boğaların cephaneliğinde başka büyük silahlar da var.

2024 yılının kasım ayında ABD’de gerçekleştirilecek olan başkanlık seçimlerinin Trump’ın muhtemel adaylığıyla birlikte; dış politika konusunda güvenlikçi söylemlerin öne çıkacağı ve ABD-Çin hattında gerilimin artacağından primleniyor.

Öte yandan ons altının FED’in her faiz indiriminde, örneğin 2000’lerin başında yüzde 66, 2006-2012 arası yüzde 189 ve 2020’de pandemi döneminde yüzde 50’lik bir yükselişe imza atmasından ilham alıyor.

Yurt içinde ise altın bu yıl, yüksek faiz ortamında beklentilere meydan okuyarak, emtia, tahvil ve çoğu hisse senedi piyasasından daha iyi performans gösterdi. Ekonomik belirsizlikler ve jeopolitik gerilimler altın fiyatlarının 2024 yılında yükseleceğine işaret ediyor.

Sarı metal, 2023 yılında büyük şoklara göğüs gerebildiğini bir kez daha gösterdi. Neden 2024'ün sürprizleriyle de baş edemesin? Bir sonraki büyük soru fiyatıyla ilgili. Bunun için bir grup uzmandan tahminlerini aldık. 

“ÖNÜMÜZDEKİ 5 YILDA ALTINI DAHA FAZLA KONUŞABİLİRİZ”

Altın Ve Para Piyasaları Uzmanı Şirin Sarı: Altın zor bir on yıl geçirdi. Pozitif reel faiz oranları, parayı altın gibi faiz getirmeyen bir varlıkta tutmanın maliyetini artırdı. Bu on yılda ons altın 1.200-2.000 dolar arasında oyalandı. Oysa bir önceki on yılı yüzde 700 değer kazanarak geçirmişti.

10 yılı aşan pervasız parasal genişleme, kontrolden çıkan para basımı, ardından gelen enflasyonist süreç ve FED’in kontrolü ele almasıyla birlikte giderek artan faiz döngüleri altının parlaklığını bir miktar gölgeledi.    

Bu süreçte merkez bankaları başta Çin, Rusya ve Türkiye olmak üzere altın alımlarını 2008 yılından bu yana artırarak devam ediyorlar. 2022 yılında merkez bankalarının alımları tarihi rekor kırdı. 1.083 ton altın alımı yapan merkez bankaları 1971 yılından bu yana en güçlü yıllık alımı gerçekleştirdiler. Özellikle globalleşmenin, ekonomileri tehdit ettiği bazı süreçler yaşandı. Ticaret savaşları, Covid-19 süreci ve Rusya-Ukrayna savaşı bunlardan bazıları. Ülkeler dünyanın her hangi bir yerindeki olayın tüm dünya tedarik zincirini etkileyebilmesi ve doların dünya rezerv para birimi olmasıyla ABD Merkez bankası faiz kararının, özellikle gelişen ülke ekonomilerinde ciddi zararlara neden olması, merkez bankalarını rezerv çeşitliliğine sürükledi. Altın ise bu sürece eşlik ediyor. 2023 yılında ise ilk 9 ayda merkez bankaları 800 ton altın alımı gerçekleştirdi. Geçen yılın rekoru kırılmış olabilir. Son çeyrek rakamlarında bunu göreceğiz.

Altın fiyatlarına uzun vadeli perspektifte baktığımızda genelde fiyat hareketlerinin patlamalar ve ardından gelen uzun süreli durgunluk evresi şeklinde geliştiğini gözlemleriz. Son günlerde ons altın 2.000 dolar üzerine taşındı. 2024 yılının ilk çeyreğinde 2000-2100 dolar bandında bir seyir izleyebiliriz. FED’in faiz indirimlerine Mart itibariyle başlaması bekleniyor. Faiz baskısının ilk çeyrekte altını yavaşlatmasını bekleyebiliriz. İlk yarının sonuna doğru 2.100 -2.200 dolar bandına taşınan bir harekete şahit olabiliriz. Patlama dediğimiz kısım; altını farklı bir fiyat seviyelerine taşıyabilecek kırmızı çizgi, 2.100 dolar olarak hesaplanıyor. Teknik olarak bu sürecin gelişebilmesi için fiyatın 1.725 dolar üzerinde kalmayı sürdürmesi ve 2.100 dolar çevresinde gelişecek son sıkışma evresinde kendisine yeni alıcılar bulması gerekiyor. Bu beklentimizin gerçekleşmesi durumunda 2.500 doları hedef olarak belirleyebiliriz.

Gram altın için içeride dolar/TL, globalde ons altın hesaplamalarda etkili. Dolar için faiz indirimlerindeki süreç fiyatı yukarı taşıyacaktır. Yıl sonu beklentileri 35-40 TL arasında yoğunlaşıyor. Ons altınında desteği ile yılı 2.200- 3.200 TL gibi geniş bir banttan bahsedebiliriz.

Fiziki altın alımı ülkemiz için gelenekselleşen bir yöntem. Bu yöntemin dışında altın fonları ve yurt dışından altın ETF’lerine yatırımların da arttığını görüyoruz. Altının finansal sistem içerinde kalabilmesi adına fon şeklinde değerlendirilmesi ya da bankalarda bulunan mevduat altın hesaplarında saklanmasının avantajları bulunuyor. Özellikle yatırım fonlarında TL bazlı ciddi getirileri olan fonlar bulunuyor. Dolar bazlı fonlarda ise yıllık ons altın getirisinin üzerinde getiri sağlayan ETF’ler bulunuyor. Altınını fiziki olarak saklamak istemeyen için fonlar alternatif olabilir. Önümüzde 5 yıllık süreç içerisinde altını daha fazla konuşabiliriz. Bu da portföylerde kademeli olarak altın miktarını artırmayı gerektirebilir.

“24 AYAR GRAM ALTIN 3 BİN TL’Yİ GÖRÜR”

Altın Ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk: BRİCS ülkelerinin oluşturacakları para biriminin altın ile desteklenmesi; dolar için uygulanan ve 1972 yılında sona eren Bretton Woods anlaşmasını hatırlatıyor. Şayet buna benzer bir düzenleme hayata geçirilirse altın, fiyatını yeni zirvelere taşıyabilir. Bunun konuşuluyor olması bile, altın fiyatına ivme kazandıracaktır. Ayrıca Fed veya ECB’nin önümüzdeki yılın ilk yarısında faiz indirim kararı alınacağına ilişkin beklentiler de altın fiyatının yükselişini destekleyecektir. Öte yandan bölgemizdeki jeopolitik risklerle gündeme gelen petrol üretimindeki muhtemel kısıtlamaların enerji maliyetleri üzerindeki etkisi, enflasyonun yükselişine dayanak oluşturabilir. 

Sonuç olarak ons altın fiyatı, tüm bu senaryoların etkisiyle önümüzdeki yılın ilk yarısında kademeli bir artışla 2.200 dolara, ikinci yarısında Fed ve ECB’den gelecek muhtemel faiz indirim haberleriyle 2.400-2.600 dolar seviyelerine taşınabilir.

İç piyasada ise yerel seçim öncesi muhtemel alımların etkisiyle 24 Ayar gram altın fiyatı mart ayı sonuna kadar kademeli olarak 2.150-2.350 TL seviyelerini test edebilir. Seçim sonrası atılacak para arzını daraltıcı adımlar ve nakit sıkışıklığının getireceği satışların etkisiyle; altın fiyatı ikinci çeyrek sonuna kadar 2.250-2.400 TL bandında daha yatay bir seyir izleyebilir. 2024’ün ikinci yarısında daha ziyade altın ons fiyatındaki yükselişin iç piyasa fiyatına yansımasıyla kademeli olarak ilk etapta 3.000 TL/Gr ve yıl sonuna doğru 3.500 TL/Gr olabilir. Diğer yandan, 2024 yılının ortalama enflasyon yüzde 50 olma olasılığı göz önüne alınması halinde; altının ons fiyatında beklenenden daha düşük yükseliş ve döviz fiyatında da enflasyon oranında yükseliş olasılığı varsayımıyla altın fiyatında, enflasyon oranında artış olsa bile 24 ayar altın fiyatı en az 3.000 TL/Gr olabilir.

Önümüzdeki yıl altının portföylerdeki ağırlığı yüzde 35-40 oranında olabilir. Gümüş ise yüzde 5’i geçmemeli. Ayrıca gümüş işlemleri aracı kurum hesaplarından ons bazında dolar cinsinden alınıp satılması daha uygun olur. TL/Gr cinsinden fiziki alarak gümüş alıp satmak veya bulundurmak daha az getiri sağlayacaktır. Gümüş; hacim yüksekliği, fizik saklama zorluğu, gümüşün altın gibi hacimli bir borsasının olmaması ve TL/Gr cinsinden alım-satım farkının yüksek olması gibi olumsuzluk içeriyor.

“1.950 TL GRAM ALTINDA REFERANS SEVİYESİ”

İnfo Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdürü Yusuf Doğan: Altın bu yıl, yüksek faiz ortamında beklentilere meydan okuyarak, emtia, tahvil ve çoğu hisse senedi piyasasından daha iyi performans gösterdi. Ekonomik belirsizlikler ve jeopolitik gerilimler altın fiyatlarının 2024 yılında yükseleceğine işaret ediyor. Sarı metal için 2.300 dolara doğru bir yön tayin etmek makul görünüyor.

Küresel altın fiyatları 2023 yılının son bölümlerinde tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkarak yıl sonu rallisini sürdürdü. Daha yüksek altın fiyatlarını destekleyen “yumuşak bir ekonomik iniş” veya “durgunluk” senaryoları altın fiyatlarını önümüzdeki yıl da destekleyecek gibi duruyor. Belirsizlik, küresel gerilimler ve potansiyel faiz indirimleri güçlü altın talebine katkıda bulunmaya devam edecektir.

Getirilerin düşeceği beklentisiyle altın fiyatlarının daha da yükseleceği matematik sonucu doğabilir. 2.100 dolarlık psikolojik bariyerin aşılması fiyatlamada yukarı yönlü güdüyü daha fazla tetikleyebilir. Bu bağlamda ilk referans hedef bölge olarak 2.110 seviyesi ön plana çıkabilir. 

Genişlemeci maliye politikalarından kaynaklanan potansiyel enflasyonist baskı ve devam eden hükümet ve sanayi talebi de altın fiyatlarına destek olmasını beklediğimiz diğer parametreler olarak ön plana çıkıyor.

PORTFÖYLERDE %10-20 AĞIRLIĞINDA YER VERİLEBİLİR

Tarihsel sürece baktığımızda altın özellikle 2000’li yıların başından itibaren hızla yukarı gitmiştir. 2012’nin son çeyreğinden 2015’in sonuna süren 3 yıllık düşüşü göz ardı edersek altın fiyatları yaklaşık 8 kat artış göstermiştir. Bu performans, sarı metali jeopolitik istikrarsızlık, enflasyon ve yüksek faiz oranları arasında uygun bir yatırım haline getirmiştir. Ancak, altının genellikle kısa vadede önemli bir getiri kaynağı olmaktan ziyade bir güvence, hedge mekanizması olarak görmek gerekir.

Altının orta ve uzun vadeli yapısı nedeniyle, piyasayı zamanlamaya çalışmak yerine "al ve bekle" stratejisi çok daha fazla ön plana çıkmaktadır. Dövizin aksine altının arz kısıtlarının olması onu sınırlı bir değerli varlık haline getiriyor. Optimum çeşitlendirilmiş bir yatırım yaklaşımı için portföylerin yüzde 10'undan fazlası, yüzde 20’ den azını altına ayırmak rasyonel olacaktır. Bu oran başta Fed olmak üzere majör merkez bankalarının faiz indirim aksiyonları bağlamında dinamik olarak artırılıp azaltılabilir.

Ons altın-USDTRY korelasyonuna baktığımızda 2011 Mart ayının sonundaki rekor yüksek seviyeden bu yana düşüş devam ediyor. Rekor dip seviye ise -0.40. Şu an da bu korelasyon -0.33 ve -0.40’ a doğru bir eğilim içinde.

ONS ALTINDAKİ YÜKSELİŞ, GRAMI DA YANINDA TAŞIR

2023 haziran ayı itibariyle ons altın tarafında gerilemeler gözlemlerken gram altın tarafında yaklaşık 1 aylık süreçte 1.455-1.490 bandında bir konsolidasyon gözlemledik. Ancak sonrasında devam eden momentumlu yükseliş fiyatlamayı 1.969’ a kadar getirdi. Sonrasında gram altın tarafında bir düzeltme gözlemlesek de fiyatlama 1.900 üzerinde kalmaya devam etti. 2023 ekim ayından itibaren ise; ons ve gram altın istikrarlı bir yükseliş sergilemekteler. Bu bilgiler ışığında gram ve ons altın tarafında da korelasyonun kasım 2023 ortasından itibaren yükseldiğini görmekteyiz. Bu durumda ons altın tarafındaki yukarı yönlü fiyatlama beklentisinin gram altın tarafını da yanında taşıyabileceği anlamı çıkartılabilir.

Ayrıca yine faizlerin Türkiye’ de bir süre yüksek seyretmesi ve bu bağlamda da ekonomide bir durgunluk beklentisi de söz konusu. Yine bu değişkenlerde gram altına olan talebi canlı tutabilir ve portföylerdeki ağırlığını arttırma konusunda piyasa katılımcılarına güdüleme yapabilir.  1.910-1.930 bölgesi gram altında psikolojik direnç seviyesi olarak göze çarpıyor. Aynı ons altın tarafındaki 2.100 seviyesindeki psikolojik seviyesinin gram altın tarafındaki karşılığının da geçilmesi durumunda 1.950 TL seviyesi ön plana referans seviye olarak çıkabilir.

“ALTIN SON 3 SENEYİ TELAFİ EDEBİLİR”

ALB Yatırım Kıdemli Hazine Uzmanı Derin Tuncay: ABD’de faiz oranlarının zirveye ulaştığını ve reel getirilerin düşüş eğilimine gireceğini düşünüyor, 2024 yılı için ons altındaki yükseliş beklentimizi koruyoruz. Diğer taraftan jeopolitik riskler masada kaldığı sürece, güvenli bir limana sığınmak isteyen yatırımcıların radarındaki enstrüman altın olacaktır. 2024 yılının kasım ayında ABD’de gerçekleştirilecek olan başkanlık seçimlerinin Trump’ın muhtemel adaylığıyla birlikte oldukça sert geçeceğini düşünüyoruz. Dış politika konusunda güvenlikçi söylemlerin öne çıkması, ABD-Çin hattında gerilimin artması altındaki olası yükseliş hareketinin “bilinen bilinmeyeni” olabilir.

Ons altın 2021 ve 2022 yıllarında zayıf bir görünüm sergiledikten sonra bu seneyi yüzde 10’a yakın bir primle tamamlaya hazırlanıyor. Bu sene ABD ve Avrupa bankacılık sektöründe yaşanan likidite krizine rağmen Fed’in para politikasındaki sıkı duruşundan taviz vermemesi, altın fiyatlarını büyük oranda baskıladı.

Önümüzdeki yıl makroekonomik dengelenme ve Fed tarafındaki beklentilerin gevşemesiyle birlikte, altın fiyatları nispeten kötü geçen son 3 seneyi telafi edebilir. Bütün pozitif katalizörleri yan yana koyduğumuzda altının ons fiyatı için 6 aylık periyotta 2.200 dolar, yıl sonuna doğru ise 2.550 dolar seviyeleri hedeflenebilir. Gram altının TL ayağı için tahmin yapmak ise oldukça güç. Türk Lirası’nın 2024 yılında reel olarak değer kazanma ihtimali yüksek ama bu ihtimal dolar/TL kurundaki yükselişin sona erdiği anlamına gelmiyor. Dolar/TL kurundaki yükselişin kademeli olarak devam ettiği senaryoda gram altında 2.200 TL ve 2.870 TL seviyeleri gündeme gelebilir. 

Birikimlerini muhtemel risklere karşı korumak isteyen yatırımcıların, portföylerindeki altın ağırlığını artırması gereken bir yıla giriyoruz. Portföylerdeki altın ağırlığının yüzde 25 seviyelerine çekilmesi uygun olacaktır. Öte yandan, likit bir enstrüman olması, fiziki altına dönüşüm talep etme imkânı ve stopaj avantajı nedeniyle darphane altın sertifikası rasyonel bir tercih olarak öne çıkıyor.       

 “DOĞRUDAN ALTIN YATIRIMI ORTA VE UZUN VADEDE DAHA CAZİP”

 InvestaAZ Araştırma Ve Strateji Birim Müdürü Mehmet Bilal Bircan:

ABD’de enflasyon tarafındaki gerilemenin devam ediyor olması ve istihdam piyasasının güçlü seyri yumuşak iniş senaryolarını güçlendirirken, faiz indirimlerine yönelik beklentiler ön plana çıkıyor. Fed’in ilk faiz indirimini ne zaman gerçekleştireceğine dair farklı tahminler olsa da döngünün en geç önümüzdeki yılın ikinci yarısında başlaması bekleniyor. Ons altının seyrinin de buna paralel şekillenmesi beklenebilir. Dolayısıyla önümüzdeki yılın ilk yarısında ağırlıklı olarak 2.000-2.150 dolar bandında hareket eden bir ons altın fiyatlaması görmemiz muhtemel.

Yılın ikinci yarısında ise soru, faiz indiriminin olup olmayacağı değil, ne kadar olacağıyla ilgilidir. Dolardaki değer kaybı altına olan talebi artırırken, ons altın tarafında 2.300-2.450 dolar seviyeleri görülebilir. Gram altın tarafında ise sıkılaştırıcı politikaların etkisiyle değer kazanan TL ve artan merkez bankası rezervleri önceki yıllarda yaşadığımız kur şoklarına dair riskleri minimum seviyeye indirmiş durumda. Dolayısıyla dolar-TL tarafındaki hareketlerin nispeten sınırlı kalmasını beklediğimiz 2024 yılında, gram altındaki fiyatlamanın büyük oranda ons altına paralel şekillenmesi beklenebilir. Buna istinaden 2024 yılının ilk yarısında 2.200 TL seviyelerini beklediğimiz gram altın için yılın ikinci yarısında 3.000 TL seviyesinin üzeri söz konusu olabilir.

Post-pandemi sürecinde altına olan ilgini artmaya devam ettiğini görmekteyiz. Özellikle majör merkez bankalarından faiz indirimlerinin öne çıktığı 2024 yılında altına talebin artması, altın yatırım fonları, altın BYF’leri ve Fiziki Altın Dönüşümlü Kur Korumalı TL Katılma Hesabı gibi altına dayalı diğer finansal enstrümanları da ön plana çıkartıyor. Ancak altın ve altına dayalı enstrümanların geçmiş performanslarını göz önüne aldığımızda doğrudan altın yatırımının orta ve uzun vadede getiri performansı olarak daha başarılı olduğunu görmekteyiz. Altında düşüş beklentilerinin öne çıktığı dönemlerde altın BYF’leri doğrudan altına yapılan yatırıma kıyasla daha iyi performans gösterse de mevcut konjonktür dikkate alındığında 2024 yılında doğrudan altın yatırımı dolaylı altın enstrümanlarına kıyasla hala cazip görünmekte. 

2024 yılının ilk çeyreğinde portföylerde minimum yüzde 20-25 altın ya da altına dayalı enstrümanlara yer verilmesi, yılın ikinci çeyreğinden itibaren ise altının payının yüzde 30-35 aralığına yükseltilmesi yatırımcılara risk ve getiri açısından avantaj sağlayabilir. Risk toleransı daha düşük yatırımcıların portföyünde altın ağırlığını daha yukarıda belirleyebilir.

“2024 İÇİN ALTIN YATIRIM FONU’NU ÖNE ÇIKARIYORUZ”

Tacirler Yatırım Araştırma Direktörü Kadirhan Öztürk: Altında, Fed’in faiz indirim sürecinin başlamasıyla birlikte yükselişin ara düzeltme hareketleriyle devam etmesini bekliyoruz. Fed’in faiz indirme döngüsüne en erken önümüzdeki yılın ilk yarısının sonlarına doğru başlayacağı görüşündeyiz. Bu yüzden 2024 yılında portföylerde yüzde 25 oranında ons altın bulunması gerektiğini ve portföylerdeki ağırlığın 2024 yılının ikinci yarısında arttırılabileceğini düşünüyoruz.

2024 yılı ilk yarı ve yıl sonu ons altın ve gram altın beklentimiz sırasıyla, 2.090-2.130 dolar ve 2.282-2.678 TL’dir. Dolar/TL’nin ise ilk altı ay sonunda 33.96’ya, yıl sonu itibarıyla 39.10’a ulaşacağını tahmin ediyoruz. 

Altın yatırımı doğrudan ve dolaylı olarak yapılabilmektedir. Doğrudan altın almanın yanı sıra, Altın Yatırım Fonları, Altın Emeklilik Yatırım Fonu, Altın Borsa Yatırım Fonu gibi enstrümanlar da bulunmaktadır. Altın Borsa Yatırım Fonları, bu fonlar arasında tarihsel olarak en iyi performansı göstermektedir, ancak Altın Borsa Yatırım Fonları’nın getirilerinde borsa korelasyonu mevcuttur. Borsanın düşüşte olduğu dönemlerde Altın Borsa Yatırım Fonları, getiri bakımından diğer fonların gerisinde kalmıştır. Ekonominin zayıfladığı dönemlerde Altın Borsa Yatırım Fonları, ekonominin güçlendiği dönemlerde ise diğer Altın Fonları’nın getiri bakımından Spot Altın’ın üzerinde getiri sunduğu görülmüştür. Bu sebeple, 2024 yılı içerisinde Altın Yatırım Fonu’nu öneriyoruz.

“FED BEKLENTİLERİ HEM ALTINI HEM DE ABD HİSSELERİNİ DESTEKLİYOR”

Ahlatcı Yatırım Hazine Müdürü Arda Coşar: Altın fiyatının 2.000 doların üzerinde kaldığını görüyoruz. Bunun en önemli sebebi Fed beklentileridir. Piyasada Fed’in önümüzdeki mart ayında faiz indirimine başlayacağı fiyatlanıyor. Bunu abartılı bulup, faizlerin yılın ikinci yarısında indirilmeye başlanacağını düşünenlerdenim. Yine de bu durum, ABD tahvil faizlerini ve dolar endeksini aşağı çekerken, altını destekledi. Önümüzdeki aylarda da faiz indirimine dair beklentilerin altını desteklemeye devam edeceğini düşünüyorum. Benzer şekilde Ukrayna ve Gazze’deki savaşa dair endişeler de altın fiyatını desteklemeye devam ediyor.

2024 yılında altın fiyatının 2.150-2.200 dolar bandında seyredeceğini, hatta Fed beklentilerine göre yıl içerisinde daha yüksek seviyeleri de test edebileceğini düşünüyorum. Şayet, haber ve veri akışıyla 2.000 dolar altında, 1.900 dolar seviyesine yakın fiyatlamalar görülürse; bunun alım fırsatı olarak değerlendirilebileceğini düşünüyorum.

Ancak risk alma eğilimi olan, yabancı para varlıklara yatırım yapmak isteyen yatırımcıların ABD hisse senetlerine ya da endekslere dayalı fonlara yatırım yapıp, portföyün bir kısmını da altına yatırmasının daha avantajlı olduğunu söyleyebilirim. Zira, Fed beklentileri tıpkı altın gibi ABD borsalarını da destekliyor. Bu açıdan ABD hisse senetleri ve endekslerine dayalı fonlar ve altın tarafında bir sepet tercih edilebilir. Yurt içinde ise devlet ve özel sektör eurobondları takip edilebilir.

 “İKİNCİ YARIYILDA PORTFÖYLERDEKİ ALTIN MİKTARI İKİ KATINA ÇIKARILABİLİR”

Dinamik Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Ceyhun Yavaş: Fed’in faiz indirim döngüsüne geçeceğine dair beklentiler, altına olan ilgiyi canlı tutuyor. Benzer bir etki, Rusya’nın BRICS ülkeleriyle birlikte ABD dolarının egemenliğinden kurtulmak adına alternatiflere yönelmesi ve çözüm çabalarının altın üzerinde yoğunlaşmasıyla gündeme geliyor. Konu her ne kadar siyasi olarak görülse de fiziki altın alımına yönelik işbirliği yapılmış olması ve stratejilerin bu yönde oluşmasının; altın üzerinde katalist bir etki yaratabileceğini değerlendiriyoruz. 

Görünen o ki; enflasyonist riskler ilk yarıyılda da masada olacak ve bu yüzden majör merkez bankalarının faiz indirim sürecini nispeten ağırdan alacağını düşünüyoruz. Ons altının da gelişmelere paralel olarak, 2.200 dolar civarında fiyatlanacağını düşünüyoruz. 2.400 dolara doğru daha sağlıklı bir yükseliş; ancak yılın ikinci yarısında, yumuşak iniş senaryolarının gündeme gelmesiyle birlikte muhtemel görünüyor.

İçeride ise gram altında; TCMB’nin rezerv artırım politikasıyla birlikte kurlarda görülebilecek yükselişin etkisi görülebilir. İlk yarıyıldaki 2.400 TL civarındaki fiyatlamalar, yılın ikinci yarısında yerini 2.700 TL seviyesine bırakabilir. Bu doğrultuda, altının portföylerdeki ağırlığının yılının ilk yarısında yüzde 15’in altında; geri kalanında ise Fed’in faiz indirim politikasının şekil almasıyla birlikte bu oranın yüzde 30-40 aralığına kadar çıkartılabileceğini düşünüyoruz.

“BÜYÜK MERKEZ BANKALARI ALTIN REZERVLERİNİ ARTIRABİLİR”

Yatırım Finansman Strateji Ve Yatırım Danışmanlığı: Dünya Altın Konseyi Raporu’na göre, ana merkez bankalarının önümüzdeki 5 yıl içerisinde toplam rezervleri içerisindeki altın oranını artırması bekleniyor. Hâlihazırda gelişen ülke merkez bankalarının beklentilerinin de bu yönde olduğunu hatırlatalım. Ayrıca şu anda merkez bankalarının yarısından fazlası önümüzdeki yıl içerisinde de rezervlerini artırmayı planlıyor. Fonların vadeli piyasalardaki pozisyonlanmasına da baktığımızda net long pozisyonlarda yükseliş görüyoruz. Bir başka deyişle, fonların da altına dair beklentileri olumlu görünüyor.

2.000 dolar bölgesini altın için psikolojik bir eşik olarak değerlendiriyoruz. 1.935 ve 1.980 bölgeleri ise geri çekilmede kritik destekler ve piyasa bu bölgeleri geri alım yönünde değerlendirebilir. Ons altındaki yükselişe ek olarak kurdaki yukarı eğilim de hesaba katıldığında gram altın tarafında ilk çeyrekte 2.000 TL üzerine bir yerleşme görebiliriz.

Borsada işlem gören altın fonları, altın sertifikaları gibi ürünler dijitalleşen yatırım dünyası için fiziki ürünlerden daha cazip hale gelmiş durumda. Altın vadeli hesaplarının da bu çerçevede alternatif olduğunu düşünebiliriz. Yatırım Finansman Menkul Değerler olarak portföylerimizde yüzde 60-70 oranında hisse ağırlığını koruyoruz. Altının getiri potansiyelinin dövizin üzerinde olması neticesinde ortalama yüzde 10’luk bir bölümünün altın için ayrılabileceğini düşünüyoruz.

“ALTINA DAYALI KİRA SERTİFİKALARIYLA İLAVE GELİR”

Ata Yatırım Portföy Yönetim Direktörü Samet Zağlı: Önümüzdeki yıla dair 6 ve 12 aylık ons altın tahminim sırasıyla 2.200 ve 2.400 dolar. Gram altın tarafında ise fiyatlamanın 2.500-3.000 TL aralığında gerçekleşeceğini düşünüyorum.

Altın ve altına dayalı yatırım ürünlerinde Altına Dayalı Kira Sertifikası veya buna yatırım yapan yatırım fonları tercih edilebilir. Bu hesaplar dönüşümü yapılan fiziki altına altındaki değerlenmenin yanında bir sefere mahsus ilave getiri vadediyor.

Her ne kadar 2024 senesinde beklenen gelişmelerin birçoğu altın için pozitif bir havaya işaret etse de altının fiyat oynaklığı oldukça yüksek bir yatırım enstrümanı olduğu unutulmamalı. Portföylerde bir senelik vadede ideal gördüğüm altın ağırlığı yüzde 15-20 seviyeleri.