ABD enflasyonundan altına bir darbe daha: Peki ya bundan sonra?...

Yayınlama: 17.02.2024 11:43:00 Güncelleme: 17.02.2024 11:40:28

ABD enflasyonundan altına bir darbe daha: Peki ya bundan sonra?...

Geçtiğimiz yılın sonlarından bu yana piyasa ile FED arasında faiz indirimleri konusunda çok ciddi bir ayrışma vardı. Piyasalar bu süreçte FED’in Mart 2024 yılında faiz indirimine başlayarak yıl genelinde 175 bp’ye kadar faiz indirimine gideceğini bile fiyatlamadı değil. Fakat bu hafta işler biraz değişmeye başladı. Bu hafta Salı günü ABD’den gelen Ocak TÜFE verisi piyasanın gerçeklerle biraz daha yüzleşmesine neden oldu. Manşet TÜFE aylık bazda %0.3 ( beklenti %0.2) yıllık olarak da %3.1’lik ( beklenti %2.9) artış gösterirken, çekirdek TÜFE’de %0.4 ( beklenti %0.3) yıllık olarak da %3.9 ( beklenti %3.7) ile beklentilerin üzerinde artış gösterdi. Beklenti üstü gelen enflasyon verileri sonrasında ABD’de enflasyonun katı ve yapışkan olduğuna dair tartışma giderek alevlendi. Gelen veri sonrasında inatçı enflasyon ile FED’in faiz indirimlerine daha geç başlayacak fiyatlaması da güçlenmesiyle piyasa FED’in ilk faiz indirimine Mart’da değil Haziran’da başlayacağını ve yıl genelinde de 175 bp değil sadece 100 bp’lik indirim yapacağını fiyatlamaya başladı. Böylelikle faiz indirimleri konusunda FED ile piyasa arasındaki ayrışma piyasanın FED’e yaklaşması ile oldukça azalmış oldu. FED son ekonomik projeksiyonlarında 2024 yıl genelinde 75 bp’lik indirim yapacağını söylemişti. Piyasa ise şu an 100 bp indirir noktasında. Bakalım bundan sonra gelecek olan veri ve gelişmelerle ayrışma daha da artacak mı yoksa piyasa tam anlamıyla FED gibi düşünerek mi hareket edecek takip edeceğiz. Tabii burada zamanlama da önemli.

Piyasa şimdilik ilk indirimi için Haziran’ı işaret etse de FED en erken 3. çeyrekte de faiz indirimine başlayabilir. Benim şimdiki beklentim FED’in Temmuz’da faiz indirimine başlayabileceği yönünde. Ama şartlar gerektirirse en erken Haziran’da da başlayabilir. Ve hatta yine şartlar gerektirirse FED kanadında faiz indirimlerinin 100 bp’ye kadar da çıkabileceğini düşünüyorum. Gelen TÜFE verisi ile dolar endeksi 104.4 seviyesine kadar yükselirken, ABD 10 yıllıkları da son yılların en yüksek seviyesi 4.30’a kadar artış gösterdi. Tabi bu fiyatlamanın altın tarafında güçlü baskı yaratmasıyla ons fiyatı kritik desteği 2000 doların da altına inerek 1984 dolar en düşük seviyesine kadar geriledi. Bu yazıyı yazdığım Cuma öğleden sonra ons altın 2007 dolardan fiyatlanıyordu. Altının yeniden 2000 doların üzerine çıkmasında Perşembe günü ABD perakende satış verisinin artışın aksine çok güçlü düşüş göstermesi etkili oldu. Düşük gelen perakende satış verisi sonrasında “ekonomi soğuyor bu nedenle faiz indirimleri erkene kayabilir” fiyatlaması ile altın kısmi de olsa güç buldu. Tabii var olan jeopolitik risklerin yanı sıra özellikle de bu yıl da dünya genelinde çok fazla seçim olması kaynaklı belirsizliklerin de altına güç veriyor olması da 2.000 dolar üzerinde tutunmada etkili diye düşünüyorum. Tabii kritik soru şu, altın fiyatları bundan böyle nasıl bir seyir izler. Faiz indirimleri konusunda piyasa ile FED arasındaki ayrışmanın güçlü olduğu sürede ons 2.148 en yüksek seviyesini test etse de, ağırlıklı olarak 2.0202.050 bölgesinde hareket ediyordu. Faiz indirimlerinin ötelenmesiyle de bu seviye şimdilik 2.020-2.050 bölgesine kaymış görünüyor. Açıkçası altının bir süre daha 2.000 doların altına inmeyen ama 2.072 dolar kritik direnci üstünde de tutunamayan görüntüsüne devam edebileceğini düşünüyorum. Şimdilik benim nazarımda en erken yılın ikinci çeyreğinin ortasından itibaren yükselişlerin başlaması ve ikinci yarı yılda gelen faiz indirimleri ile tarihi zirveler test edilmesi daha güçlü olasılık.