Dışarısı ABD faizlerini içerisi yabancı beklentisini fiyatlamaya devam ediyor

ABD’de cuma günü açıklanan tarım dışı istihdam rakamı beklentinin neredeyse iki katı gelerek bir kez daha ABD faizlerinde yükselişe neden oldu. Tarım dışı istihdamda eylül ayında 170 bin kişilik artış beklenirken gerçekleşme 336 bin oldu. Bununla birlikte önceki ayın verisinde de yukarı yönlü bir revizyon gerçekleşti. Ağustos ayında 187 bin olarak açıklanan rakam 227 bine revize edildi. Güçlü gelen veriler Fed’in sıkılaşmaya devam edeceği beklentisini artırırken ABD 10 yıllık tahvil faizleri yeniden yüzde 4,80 üzerine çıktı. Fed geçtiğimiz yıldan beri sıkılaşmanın istihdam piyasasında bir gevşemeye neden olacağı, bu olmazsa enflasyonla mücadelenin eksik kalacağı açıklamasında bulunuyordu. Şu ana kadar Fed’in istihdam piyasasında beklediği gevşeme bir tarafa her geçen dönemde gelen yeni güçlü veriler faiz artışları başta olmak üzere sıkılaşmanın devam edeceği ve sonrasında da uzun süre sıkı duruşun korunacağı beklentisini artırıyor. Bu durum hisse senetleri ve özellikle de altın, petrol gibi emtia grubunda da sert satışlar getirmeye devam ediyor. Kasım ayının ilk günü sonlanacak Fed Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısında alınacak kararlar ve sonrasında yapılacak açıklamalar piyasalarda sert hareketlere neden olabilir.

Yurt dışında gerek hisse senetleri gerekse emtialar tarafında ABD tahvil faizlerindeki artışın etkilerini net bir şekilde görsek de yurt içinde buradaki gelişmelerin etkisi oldukça sınırlı kalıyor. İçeride yabancı yatırımcının TL varlıklarına gireceği beklentisi piyasaları canlı tutmaya devam ediyor. Son haftalarda bu yönde önemli bir aksiyon görmesek de uluslararası kurumlar ve yabancı yatırım kuruluşlarından Türkiye ekonomisine yönelik olumlu açıklamalar gelmeye devam ediyor. Bu açıklamaların yakın bir zamanda aksiyona dönüşeceği beklentisi ise Borsa İstanbul tarafındaki beklentiyi destekliyor.

Borsa İstanbul’da gerek gün içi gerekse gün aşırı dalga boylarının yükseldiği bir dönemden geçiyoruz. Özellikle eylül ayından sonra kimi zaman teknik gerekçeler kimi zamansa herhangi bir habere verilen aşırı reaksiyonlar nedeniyle sert hareketler görmeye başladık. Bu süreçte hisse bazlı hareketler de sertleşmeye başladı. Geçtiğimiz hafta itibariyle sonlanan üçüncü çeyreğe ait finansallar bu ayın son bölümünde açıklanmaya başlanacak. Bu finansallara yönelik beklentiler ve devamındaki gerçekleşmeler hisse bazlı hareketlerin daha da sertleşmesine neden olacak. BIST 100 endeksi son zamanlarda bu volatiliteyi ve hisse bazlı hareketlerdeki ayrışmayı net bir şekilde sergilemeye başladı. Endeks içinde sektörel ve hatta aynı sektör içinde hisse bazlı yaşanan ayrışmalar endeks bazlı seviyelerden ziyade herkesin portföyündeki hisselere odaklanmasının önemini daha da artırdı. Bu nedenle kısa vade için endekste majör bir trend (bizce aşağıda 8.000 seviyesi) kırılmadığı sürece dar bant içinde gerçekleşen destek ve direnç kırılımlarına çok fazla anlam yüklememek gerektiğini düşünüyoruz.