Parayı katlayan fon yöneticileri 2024’te ne öneriyor?

Yayınlama: 27.01.2024 12:44:00 Güncelleme: 27.01.2024 12:45:25

Geçen yıl yüzde 100’ün üzerinde getiri sağlayan fon yöneticileri yatırımcıları uyarıyor: Bu yıl finansal tercihlerdeki çeşitlenme ve risk yönetimi her zamankinden daha kritik. Piyasa, küresel çapta gerçekleşecek olan ulusal seçimler ve jeopolitik risklere çok hızlı uyumlanacak. Portföyleri, işin uzmanlarına emanet etme zamanı geldi.

Parayı katlayan fon yöneticileri 2024’te ne öneriyor?

SERAP SÜRMELİ

Küresel piyasalar, son iki yılını tarihin en agresif faiz artırım döngüsüyle geçirdi. Ve nihayet geç bir yükseliş, geçen yıl majör borsa getirilerine bir miktar saygınlık kazandırdı. Pandemide palazlanan enflasyon canavarı henüz öldürülmemiş olabilir ama kesinlikle evcilleştirilmişe benziyor. Yurt içinde de gecikmeli etkilerin gölgesinde benzer bir yolun izleneceği tahmin ediliyor. Ancak birçok kişinin varsaydığı gibi önümüzdeki aylarda faiz oranlarının düşmesi işleri yoluna koymak için tek başına yeterli görünmüyor. Devam eden jeopolitik ve makroekonomik belirsizliklere bu yıl eklenen ulusal seçimler, piyasalar genelinde hafif bir sinir krizine davetiye çıkarıyor.

Bir seçim yılı boyunca yatırım yapmak, yaklaşan belirsizliğin ortasında özellikle zorlayıcı görünebilir. Kampanyalar yoğunlaştıkça, politika reformu vaatleri ve bunların gerçekleşme olasılığına ilişkin spekülasyonlar, finansal piyasalar üzerinde farklı etkiler yaratabiliyor ve birçok yatırımcının en iyi yaklaşımı sorgulamasına neden olabiliyor.

NAKİT RÜZGÂRI EN İYİ TERCİH OLMAYABİLİR

Bununla birlikte, yıla damgasını vurması beklenen Amerika başkanlık seçimlerinde S&P 500'ün seçim dışı yıllara göre daha sık pozitif getiri sağladığı görüldü: Seçim yıllarının yüzde 83'ünde-24 seçimden, 20’si- S&P 500 pozitif getiri elde etti; bu oran, seçim dışı yıllardaki yüzde 69'dan-71 yıldan, 49’u- daha yüksekti. Şans eseri, anketlerde üzerinde en az ittifak kurulan aday seçilse bile, S&P 500 bir şekilde başkanlık seçim döngüsünden pozitif getiriyle çıkmayı biliyor. Yatırım enstrümanları arasında yapılan bir değerlendirmede, S&P 500'ün 24 seçim yılının 18’inde daha iyi performans gösterdiği ortaya çıkıyor. 

Bu sonuçlar, oynaklık dönemlerinde nakde geçişin her zaman iyi bir fikir olmadığına ve uzun vadeli getirilere zarar verebileceğine dair tezleri destekliyor.

Böyle zamanlarda, piyasaya bağlı menkul kıymetler kategorisinde yatırım fonları nispeten güvenli bir yatırımdır. Riskleri vardır ancak, finansal hedeflerinizi, risk toleransınızı, geçmiş performansınızı ve tercih ettiğiniz yatırım fonlarının gelecek tahminlerini biliyorsanız, en azından kötü yatırımlardan uzak durabilirsiniz. Fon seçiminde ise, geçmiş yıllara ait performansın yanında yüksek gider oranı, seyreltilmiş getiriler ve örtülü komisyon ücretleri risklerini doğru analiz etmek gerekiyor.

Bunun için 2023’te parayı katlayan, yani yüzde 100’ün üzerinde getiri sağlayan bir grup portföy yöneticisine yeni yılın yatırım trendlerini sorduk. Satır aralarında 2024 yılı portföy stratejinize yön verecek çok sayıda ipucuna rastlayacaksınız.   

“YURT DIŞI ENSTRÜMANLARDA PAY %20”

Yapı Kredi Portföy Genel Müdürü Müge Peker: Önümüzdeki dönemde, alınacak ekonomik kararlar ve gerek yurt içi gerek yurt dışı merkez bankalarının faiz politikası oldukça önemli olmaya devam edecek. 2024 yılının hem ekonomik anlamda hem de portföy yönetimi sektörü için hareketli bir yıl olacağını düşünüyoruz.

Sektör çok hızlı bir şekilde konjonktürel gelişmelere uyumlanıyor, bu değişime paralel olarak yeni ürün ve hizmetler geliştiriliyor. Önümüzdeki dönemde, portföylerde yer alan sabit getirili varlıklara daha fazla yer verileceği görüşüyle beraber aktif yönetilen ve çoklu varlık stratejisi benimsemiş fon sepeti fonları ve değişken fonların sektörün gelişimine katkı sağlayacağını düşünüyoruz.

Diğer yandan 2024’te, bireysel yatırımcıların yanı sıra şirketlere sunulan hizmetlerin de artmasını bekliyoruz. Ayrıca, Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) yeni stratejiye sahip fonların kurulmasıyla birlikte bireysel emeklilik fon yelpazesinin daha da gelişeceğini düşünüyoruz.

Ocak ayı varlık dağılımı önerimizde, kıymetli madenlere ve yerli hisse senetlerine yatırım yapan fonlar arasında, bankacılık sektörüne yatırım yapan hisse senedi fon ağırlıklarını artırdık. Toplam varlık içerisinde; yerli hisse senetleri fonlarının yüzde 40, yurt içi borçlanma araçları fonlarının yüzde 20, kıymetli madenler fonlarının yüzde 20, yurt dışı borçlanma araçları fonlarının yüzde 5, yabancı hisse senetleri fonlarının yüzde 15 oranında yer almasını önerdik. Bu doğrultuda, Ocak ayında varlık dağılımında; Koç Holding İştirak ve Hisse Senedi Fonu’muzun yüzde 25, Bankacılık Sektörü Hisse Senedi Serbest Fonu’muzun yüzde 15, Özel Sektör Borçlanma Araçları Fonu’muzun yüzde 20, Altın Fonu’muzun yüzde 20, Eurobond Borçlanma Araçları Fonumuzun yüzde 5 ve Yabancı Teknoloji Sektörü Hisse Senedi Fonumuzun yüzde 15 oranında bulunmasını paylaştık.

NAKİT AKIŞI SAĞLAYAN FONLAR İLGİ GÖRÜYOR

Bununla birlikte, tek bir fon altında varlık dağılımı prensibi ile yönetilen Yapı Kredi Portföy İkinci Fon Sepeti Fonu (YAC) birden fazla fona yatırım yapmak istemeyen ama tek bir fon altında varlık dağılımı gerçekleştirmek isteyen yatırımcılara önerdiğimiz fonlar arasında ön sıralarda yer almaya devam ediyor.

Yatırımcılara farklı yatırım tercihleri sunmayı ilke edinmiş şirketimiz, 2023 yılında halka arz ettiğimiz 3 farklı stratejiye sahip kâr payı ödeyen fon ihraç etti. Yapı Kredi Portföy, Nişantaşı Kâr Payı Ödeyen Serbest (Döviz) Fon (YNK) USD cinsi eurobondlara yatırım yapıyor ve yatırımcılarına 3 ayda bir kâr payı ödemesi ile nakit akışı sağlıyor. Bu fonun yanı sıra 6 ayda bir kâr payı ödeyen Yapı Kredi Portföy Kilyos Kâr Payı Ödeyen Hisse Senedi Serbest (TL) Fon (YLY) ve Yapı Kredi Portföy Kâr Payı Ödeyen Kira Sertifikaları Katılım Serbest (Döviz) Fon (YSL) ürünlerimiz düzenli nakit akışı sağlama avantajı ile ön plana çıkan fonlar arasında yer alıyor.

Farklı varlık sınıflarında önerdiğimiz fonlar arasında yabancı hisse senedi fonlarında 2023 yılı ‘‘Hisse Senedi Şemsiye Fonu’’ kategorisinde getiri lideri olan Yapı Kredi Portföy Yabancı Teknoloji Sektörü Hisse Senedi Fonu (YAY) ile kıymetli madenlerde Yapı Kredi Portföy Altın Fonu (YKT) ve Yapı Kredi Portföy Gümüş Fon Sepeti Fonu (YZG) farklı stratejilerde ön plana çıkan fonlar arasında yer alıyor. Ayrıca yurt içi hisse senetlerine yatırım yapmak isteyen yatırımcılara, Yapı Kredi Portföy Koç Holding İştirak ve Hisse Senedi Fonu’nu (YAS) ve yüksek büyüme potansiyeli olan şirketlere yatırım yapan Yapı Kredi Portföy BIST-100 Dışı Hisse Senedi Fonu’nu (YHB) da sunuyoruz. Yurt içi hisse senedi piyasasında finans alanında faaliyet gösteren şirketlere yatırım yapan nitelikli yatırımcılara özel Yapı Kredi Portföy Bankacılık Sektörü Hisse Senedi Serbest Fonu (YCP) da öne çıkan fonlarımız arasında bulunuyor.

TL varlıklara ve sabit getirili enstrümanlara yatırım yapan fonların da bu sene yine talep göreceğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda, Yapı Kredi Portföy Borçlanma Araçları Fonu (YOT) ve Yapı Kredi Portföy Özel Sektör Borçlanma Araçları Fonu’nun (YBS) yatırımcılar tarafından dikkat çekeceğini düşünüyoruz. Döviz varlıklara farklı vadelerde yatırım yapan ve nitelikli yatırımcılara özel Yapı Kredi Portföy Feriköy (YP4), Maslak (YMD), Balat (YPL) ve Yeniköy (YJY) Serbest Döviz Fonlar ise yatırımcıların vade tercihlerine göre önerdiğimiz fonlar arasında yer alıyor.

AMERİKAN TEKNOLOJİ HİSSELERİ UZUN VADEDE FIRSAT SUNUYOR

Tüm bunların yanı sıra Yapı Kredi Portföy olarak her sene, hem ürün gamımızdaki fonlarımızı değerlendiriyor hem de yeni stratejilere sahip fonlar üzerinde çalışıyoruz. 2024 yılında da yatırımcılarımızın beğenisine sunacağımız yeni stratejilere sahip fonlarımızın hazırlıklarını uzman ekiplerimiz ile yürütüyoruz. Önümüzdeki aylarda bu fonları hayata geçireceğiz. Diğer yandan, her zaman söylediğimiz gibi varlık lokasyonu prensibinin belirlenmesinin önemini vurgulamaya devam edeceğiz.

ABD’de yılın ikinci çeyreğinden itibaren adreslenen faiz indirimleri ile altın fiyatlarında yukarı yönlü hareket söz konusu olabilir. Altın fiyatlarının gelişimine baktığımızda da 2022 yılı bahar aylarından itibaren FED’in faiz artış sürecinde fiyatların önce gerilediği, sonrasında ise rekor yüksek seviyelere geldiği görüyoruz. Dolayısıyla olası faiz indirimlerinde altın fiyatlarının davranışı yakından izlenmeli.

Yerli hisse senetleri piyasasında seçici olunması gerektiğini düşünüyoruz. Bununla birlikte TL’nin istikrar kazandığı ortamda, bankacılık gibi sektörlerin ön plana çıkacağını öngörüyoruz. Keza geçtiğimiz dönemde de bankacılık hisse senetlerinde yükseliş gözlemledik. Bu durumun, yabancı yatırımcıların da bankacılık hisse senetlerine olan ilgisini artıracağını düşünüyoruz.

Amerikan teknoloji sektörü içindeki şirketler, yatırımcıları için uzun vadede iyi bir büyüme potansiyeli sunmaya devam ediyor. Bu doğrultuda 2023 yılı hisse senedi şemsiye fonlarında yüzde 143,6 ile getiri lideri olan Yapı Kredi Portföy Yabancı Teknoloji Sektörü Hisse Senedi Fonu, yurt dışı tematik fonlara yatırım yapmak isteyen yatırımcılara önerdiğimiz fonlar arasında yer alıyor.

YENİLENEBİLİR ENERJİDE KADEMELİ ALIM ZAMANI

Ayrıca, temiz enerji sektörünün uzun vadeli pozisyon oluşturmak için kademeli olarak yatırım yapılmaya uygun olduğunu düşünüyoruz. Bu doğrultuda temiz, yenilenebilir, sürdürülebilir ve/veya alternatif enerji teknolojilerinde üretici, geliştirici, dağıtıcı ve/veya kurucu sıfatıyla faaliyet gösteren şirketlerin yurt içi ve yurt dışında ihraç edilen sermaye piyasası araçlarına yatırım yapan YJH kodlu Yapı Kredi Portföy Temiz Enerji Değişken Fonu’muzu da yatırımcıların beğenisine sunuyoruz.

Bu fonlara ek olarak YTD kodlu Yapı Kredi Portföy Yabancı Fon Sepeti Fonu da global trendlere göre global piyasalarda işlem gören sabit getirili enstrümanlar, hisse senetleri, emtialar gibi geniş yatırım evreninde işlem yaparak dolar mevduatı geçme hedefi ile yönetiliyor. Fon alım/satımı TL para birimi ile yapılıyor.

“HİSSE SEÇİMLERİNİ FON YÖNETİCİLERİNE BIRAKMA ZAMANI”

Ak Portföy CEO’su Mehmet Ali Ersarı: 2024 yılı finansal tercihlerdeki çeşitlenmenin ve risk yönetiminin kritik önemini koruduğu ve hatta üst safhaya taşıdığı bir yıl olacak. Özelikle yükselen faizlerle birlikte yurt içinde Türk Lirası’nın yeniden cazip olmaya başladığı bir dönem yaşıyoruz. Bu da para piyasası fonları gibi kısa vadeli enstrümanların yanı sıra,  bir süredir yatırımcı radarından çıkan ancak son dönemde iç verimleri oldukça cazip seviyelere gelmiş olan özel sektör tahvil bono fonları gibi yatırım araçlarının yatırımcılar için yeniden önem kazanacağını öngörüyoruz.

Hisse portföylerinde ise değerlemeler belli bir seviyeye ulaştığı için bu alandaki yatırımların, hisse seçiminin profesyonel fon yöneticilerine bırakmak adına yatırım fonları üzerinden yapılması her zamankinden daha da anlamlı olacaktır. Temalar açısından ise 2024 yılında özellikle bankacılık fonu, temettü dağıtan şirketler fonu ve değer odaklı fonlar gibi ürünlerin öne çıkacağını gözlemliyoruz.

Yatırımcılar, portföylerini oluştururken bir yandan geleneksel araçları kullanmaya devam ederek, bir yandan da tematik fonlar gibi yeni araçları da portföylerine entegre edebilirler. Sürdürülebilirlik gündemi ve teknolojideki dönüşüm, yatırımdaki yeni temalar açısından da son derece belirleyici bir rol oynuyor. Yeşil dönüşüm sadece toplumu ve çevreyi değil ekonomiyi de doğrudan etkiliyor. Öte yandan hayatımızın her alanında karşımıza çıkan yapay zekâ teknolojileri ve bunlara dayalı ürünler büyük bir pazar potansiyeli oluşturuyor. Bu gibi trendler önümüzdeki dönemde yatırım temaları üzerinde yansıma bulmaya devam edecek.

Ak Portföy olarak tematik ürünlerin yatırımın geleceği açısından öneminin bilincindeyiz. ‘Yatırımın Geleceği’ teması altında, yeni teknolojilerden alternatif enerjiye, sağlıktan turizme kadar geleceğin dünyasını dönüştürecek alanlarda tasarladığımız ürünleri, ülkemizde sayıları hızla artan yatırımcılarımıza sunuyor, yeni nesil tematik ürünlerle tasarruf sahiplerimizin yanında yer alıyoruz.

“S&P 500 SEÇİM YILLARINDA ORTALAMA %9,9 GETİRİ SAĞLIYOR”

Ünlü Portföy Genel Müdürü Semih Kara: 2024’te majör merkez bankalarının faiz kararlarının yanı sıra küresel çapta gerçekleşecek olan ulusal seçimlerin ve jeopolitik risklerin varlık fiyatlamaları üzerinde belirleyici olmasını bekliyoruz.

Küresel piyasalarda son süreçte verilerde gözlenen soğuma işaretleri ve merkez bankalarından alınan “güvercin” tonda mesajlar sonrası piyasalar, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) Mart ayında 25bps ile faiz indirim döngüsüne başlayacağı ve yıl içinde 150 baz puan faiz indirimine gitmesini beklemektedir. Ancak Fed paylaşmış olduğu projeksiyonlarda 2024 yılında 75 baz puan faiz indirimi öngörüyor.

Piyasa ile Fed arasında oluşan bu uçurumun önümüzdeki süreçte kayda geçecek olan ekonomik verilerle normalleşmesini ve piyasa beklentilerinin merkez bankası beklentilerine yakınsamasını bekliyoruz. Yakınsamaya piyasaların çok duyarlı olacağını ve volatilitenin bu yüzden oldukça yüksek seyredebileceğini bekliyoruz. Majör merkez bankalarının (Fed, ECB ve BoE) yılın ilk çeyreğinde beklemede kalacağını ve ilk faiz indirim adımlarının yılın ikinci çeyreğinde yapılabileceğini öngörüyoruz.

Ünlü Portföy olarak küresel ölçekte majör merkez bankalarının faiz indirim süreci, yüksek enflasyon döneminde veya jeopolitik risk teması gölgesinde ons altının pozitif ayrışabileceğini ve portföylerde bulundurulması gerektiğini düşünüyoruz.

Piyasalara yılın ikinci yarısında ise ABD başkanlık seçimlerinin damga vurmasını bekliyoruz. Ünlü Portföy olarak bu seçimlerin piyasalarda fırsat yaratabileceğini düşünüyoruz. Çünkü geçmiş başkanlık seçim dönemlerini incelediğimizde S&P 500’ün seçim yıllarından pozitif getiriler sağladığını görmekteyiz. 1937'den 2022'ye kadar olan dönemde, başkanlık seçimi yıllarında S&P 500’ün ortalama yıllık getirisi yüzde 9,9 olmuştur. Ayrıca yıl genelinde yapay zekâ temasının ön planda kalmasıyla yabancı varlıkların da portföylerde bulundurulması gerektiğini düşünüyoruz.

DEĞERLEMELER 2018 ÖNCESİNE DÖNEBİLİR

Yerel varlıklar açısından ise 2024 yılının, 2023 yılı ikinci yarısı itibariyle başlayan ortodoks ekonomi politikalarına dönüş ve enflasyon ile mücadelede kararlılık mesajlarının sonuçlarının alınabileceği bir yıl olmasını bekliyoruz. Bu çerçevede Borsa İstanbul BIST-100 endeksinde 200 günlük üssel hareketli ortalamanın bulunduğu 7.000 bölgesine gelinmesi halinde alım fırsatı verebileceğini düşünüyoruz.

Küresel ölçekte 2024’te majör merkez bankalarının faiz indirim süreci veya enflasyonist etkilerin devamında ve jeopolitik risk teması gölgesinde, ons altının riskten korunma aracı olarak değerlendirilebileceğini ve yıl genelinde 2.000 dolar üzerinde güç kazanmasıyla pozitif ayrışarak portföylerde bulundurulması gerektiğini düşünüyoruz.

Yurt içi piyasalarda 2023 yılı ikinci yarısı itibariyle uygulanmaya başlayan ortodoks ekonomi politikaları çerçevesinde gerçekleşen faiz artırımları, artan döviz rezervleri, enflasyon beklentilerinin çıpalanması gibi etkenlerle kurda denge arayışı sürerken, 2024’te Türk Lirası’nın enflasyon oranı kadar değer kaybedebileceğini düşünüyoruz.

Enflasyon ile mücadelede kararlılık mesajı paralelinde kurda denge arayışı sürerken, rasyonel politikalarda kalıcılığın devam etmesi ile oluşabilecek paradigma değişimi ve güven ortamı sonucunda, 2024’te swap kanallarının açılması, kredi risk priminde iyileşmenin devam etmesi, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından not artışları ile yerel varlıklara yabancı ilgisinin artması ile değerlemelerin 2018 öncesi döneme evrilmesini bekliyoruz. Bu da bize orta ve uzun vadede TL varlıkların cazibesini artırmasını ve yükseliş eğiliminin yıl genelinde devam etmesini sağlayabilir. BIST’te bu çerçevede beklentimiz 11.425’te bulunuyor

YIL SONUNA KADAR BEKLENEN FAİZ İNDİRİMİ 750 BAZ PUAN

Yurt içi piyasalarda yılın ilk yarısında TÜFE’nin yüzde 70’li düzeylere yükselmesi sonrası kademeli olarak gerileyerek yılı yüzde 45 seviyesinden kapatabileceğini düşünüyoruz. Ocak 2024’te politika faizinin 250 baz puan artırılarak yüzde 45 düzeyine çıkarılmasını beklememize karşın, ilk faiz indiriminin ekim ayında yapılacağını ve yıl sonuna kadar kümülatif olarak 750 baz puan indirim ile yılı yüzde 37,5 düzeyinde tamamlamasını öngörüyoruz.

Küresel ölçekte majör merkez bankalarına ilişkin faiz indirim beklentileri, ekonomik yavaşlama, resesyon, ABD Başkanlık seçimleri gibi risklerin ön planda olduğu bir yıl içinde “Magnificent 7” (MAG7) olarak adlandırılan en yüksek piyasa değerine sahip 7 teknoloji şirketinin “yapay zekâ” temasıyla yıl genelinde öne çıkmaya devam etmesini bekliyoruz. Ayrıca olası bir jeopolitik risk gölgesinde defansif yapısıyla öne çıkan sağlık sektörünün de portföylerde yer alması gerektiğini düşünüyoruz.

“FAİZ DÜŞÜŞÜYLE BİRLİKTE YATIRIM SEKTÖRLERİ DEĞİŞTİRİLMELİ”

Global MD Portföy Yönetimi Genel Müdürü Barış Subasar: Yılın ilk yarısındaki enflasyonist beklentilerin yukarı çıkması nedeniyle yatırımcıların portföylerinde hem enflasyonu getirilerine endeksleyecek hem de görece ucuz olan ürünleri tercih etmesi beklenmektedir. Bu dönemde faize dayalı ürünlerin ağırlığının korunabileceği veya ağırlığının arttırılması hedeflenebilir. Verim fiyatlamaları 1Y vadeden sonra likidite primindeki beklentilerin düşüşe geçebileceğini göstermektedir. Bu yüzden yılın ikinci yarısından itibaren faiz getirili ürünlerdeki ağırlık azaltmaya başlanılabilir. Dövizdeki sınırlı artışın yılın ikinci yarısından itibaren hızlanabileceği düşünüldüğünde, dövize bağlı enstrümanlarda getiri artışı gözlenebilir. BIST performansında 2023’ün son çeyreğindeki getiri düzeltmeleri ucuz kalmasını sağladığı için ağırlığın arttırılabilir seviyede olması değerlendirilebilir. Bu dönemde yine BIST hisselerinde enflasyonla pozitif getiri korelasyonu olabilecek bankacılık, gıda ve finansal kiralama şirketleri tercih edilebilir. Yılın ikinci yarısında yaşanabilecek faiz düşüşü ile birlikte gayrimenkul, inşaat ve holding/yatırım sektörleri ile değiştirilebilir.

2024 yılı için USD/TRY tahmine baktığımızda 36 direnç seviyesini haziran sonuna kadar kırma olasılığı yüksek görülmektedir. BIST-100 açısından baktığımızda ise ilk 6 ay için hedef seviyesi 10.360 seviyesi olup, yıl sonuna kadar bu seviyenin 12.550 olması hedeflenmektedir. 2024 için altın yıl sonu hedefinde 2.300 ons seviyesi öngörülmektedir. 2024 yılının ilk yarısında faizlerde azalarak yükseliş beklenirken, yılın ikinci yarısından itibaren hem yurt dışında hem de yurt içinde faiz indirimlerine yönelik beklentiler bulunmaktadır.

Yurt dışı tematik fonlarda teknoloji ve geçtiğimiz sene getiri bazında negatif ayrışan emtia ürünlerine yatırım yapan fonlar tercih edilebilir.

Yönettiğimiz tüm fonlarda 2024 yılı için öncelikli hedefimiz enflasyon üzeri getiri sağlamak olacaktır. Sonraki hedefimiz ise fonların risk değerleri ölçüsünde getirileri mümkün olduğunca yukarı çekmektir.

“TEMATİK FONLAR ÜLKE RİSKİNE KARŞI KORUYOR”

Ata Portföy Genel Müdürü Mehmet Gerz: 2024 yılı, enflasyon ile mücadele yılı olacağı için, sabit getirili TL yatırım araçlarını portföyümüze tekrar dâhil ettik. Ata Portföy yönetimi model portföyümüzde yüzde 40 Türk hisse senedi, yüzde 20 TL faiz içeren fonlar, yüzde 15 Türk eurobond fonları, yüzde 20 global fonlar ve yüzde 5 de altına yer veriyoruz. Enflasyon, 2024’ün ilk yarısında artış eğiliminde olacağı için faizler daha da yükselmek zorunda kalabilir. Böyle bir senaryoda portföyde TL sabit getirili kısım bir miktar daha artabilir.

2024 yılında Borsa için beklentimiz ‘11.000 baz senaryo olmak üzere’ 8.800 ile 13.200 arasında işlem görmesi. Baz senaryoda yüzde 35-40 gibi bir endeks artış beklentisi var ancak iyimser senaryoda bu yüzde 65’e kadar çıkabilir. Bireysel yatırımcılar hisse seçmek yerine endeks üzeri getiri sağlayabilen hisse fonlara yine vergisiz bir şekilde yatırım yapabilirler. Altın için seviye hedefimiz yok ama portföylerde çeşitlendirme amacı ile yüzde 5-10 bulundurulabilir. Mevduat faizlerinin yılın ilk yarısında yüzde 40-50 bandında; ikinci yarısında ise yüzde 30-40 bandında olmasını bekliyoruz.

Türk yatırımcısı için, portföyünü ülke riskine karşı korumanın yolu altın veya döviz almaktır. Oysa son yıllarda TEFAS’ta işlem görmeye başlayan pek çok global tematik fon ile daha etkin bir çeşitlendirme sağlamak mümkün. ABD’de NASDAQ başta olmak üzere dünyanın önde gelen teknoloji hisselerine yatırım yapan fonları ve tarım ve gıda temasını biz ön plana çıkartıyoruz. Bunun yanında, borsaları iyi giden ülke piyasalarına ETF’ler vasıtası ile yatırım yapan bir serbest fonumuzu da yatırımcılara sunduk.

Orta düzeyde risk taşınan bir portföyde 2024 yılında, yıl sonu için enflasyon tahminimiz olan yüzde 42’nin yaklaşık yüzde 5-10 puan üzerinde bir getiri elde etmeyi hedefliyoruz. Örneğin yüzde 50 TL nominal getiri elde eden bir yatırımcı, enflasyona göre yüzde 6 reel; Dolar/TL tahminimiz olan 40’a göre ise yüzde 12 dolar bazlı gelir elde etmeyi bekleyebilir.

“FARKLI FON TÜRLERİNDEN DENGELİ BİR PORTFÖY OLUŞTURULMALI”

Deniz Portföy Yatırım Fonları ve İş Geliştirme Şirket GMY’si Murat Özkan: Başta Fed olmak üzere büyük merkez bankalarının faiz indirimlerine başlayacağına yönelik beklentiler, dünyanın farklı bölgelerinde artan jeopolitik riskler ve ABD seçimleri 2024 yılının ana gündem maddeleri olarak karşımıza çıkıyor. 2024 yılının, finansal enstrümanların fiyatları açısından volatilitenin yoğun olacağı bir yıl olması bekleniyor.

Fed'in mart ayındaki toplantısında faiz indirimlerine başlayacağı beklentisi ağırlık kazanıyor. Bunun yanında dünyanın önemli bölgelerinde gerilim ve çatışmalar halen sürüyor. Kızıldeniz’de yaşanan tanker krizinin tedarik zincirini aksatma ihtimali yüksek. Kasım ayında ABD’de yapılacak olan başkanlık seçimi süreci de yıl sonunda piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacak.

Türkiye için en önemli gündem, yerel seçimler olacak. 2023 yılı genel seçimleri sonrası başlayan ekonomik normalleşme süreci ve enflasyonla mücadelenin, yerel seçimler sonrasında da kararlılıkla sürdürülmesi; BIST’ten tahvil/bono piyasalarına kadar birçok enstrümanın getirisini doğrudan etkileyecek. Bu çerçevede 2024 yılında farklı fon türlerinden dengeli bir portföy oluşturmak en sağlıklı seçim olacaktır.

Merkez bankalarının faiz indirim sürecine girecek olması borsalar üzerinde pozitif etki yaratabilir. Bu süreç tahvillerde değerlenmeye yol açabilir. Ayrıca altın başta olmak üzere kıymetli madenlerde de yukarı yönlü bir hareket olasılığı oldukça yüksek. Ons Altın fiyatının diğer enstrümanlara göre avantajlı durumu, olası jeopolitik risklerden dolayı faiz indirim süreci gecikse de güvenli liman özelliği ile defansif durumunu koruyacak olmasından kaynaklanabilir. Sabit getirili tarafta Türkiye’nin faiz indirimlerine biraz daha geç başlayacak olmasından dolayı, kısa vadeli sabit getirili enstrüman taşıyan fonlarda getiri potansiyelinin yüksek seyretmesi beklenebilir. Ülke risk algısında hızlı iyileşme, orta/uzun vade DİBS yatırımları olan sabit getirili fonlarda önemli getiri potansiyeli yaratacaktır. Aynı durum eurobond fonları için de geçerli.

2024 için Tematik fonlarda da dengeli bir portföy oluşturmak oldukça önemli. Sayılan jeopolitik riskler, petrol ve tarım/gıda gibi temaları öne çıkarırken; pozitif beklentilerin olağan seyrinde ilerlemesi ise teknolojiye dayanan farklı adlardaki temaları ve sürdürülebilirlik temalı fonları olumlu etkileyebilir.